Examples of using "Schauspieler" in a sentence and their turkish translations:
Onlar aktördür.
O bir aktör.
Tom bir aktör.
Tom bir aktör mü?
Brad Pitt bir aktördür.
Babam bir aktördü.
Tom bir aktör ve komedyendir.
Bir aktör olmak istiyorum.
Babam bir oyuncuydu.
Ben aktörü seviyorum.
Tom bir aktör değil.
Aktörün büyük bir yatı vardır.
Bir aktör olarak, senaryolar alırım
Charlie Chaplin bir oyuncudur.
O, bir aktör olmalıydı.
Ben ünlü bir aktörüm.
- Tom iyi bir aktör değil.
- Tom iyi bir oyuncu değil.
Tom harika bir aktör.
Tom iyi bir oyuncu.
James Bond bir aktör değildir.
Tom olağanüstü bir oyuncudur.
- Brad Pitt bir aktördür.
- Brad Pitt bir oyuncudur.
Şarkıcı değil, aktör.
Bir aktörmüş gibi davranmak istiyorum.
Bir aktör olarak gerçekten kutsanmışım.
Charlie Chaplin bir İngiliz aktördü.
Tom ünlü bir aktör oldu.
- Bir erkek oyuncuya benziyor muyum?
- Bir erkek oyuncu gibi görünüyor muyum?
Tom büyük bir aktör.
Harry Amerikalı bir aktördür.
Sean Connery bir İskoç aktördür.
O garson, ama aynı zamanda oyuncu.
Favori Amerikalı aktörün kim?
O, ünlü bir aktör oldu.
Bu aktör kendi hünerlerini yapar.
Suflör neyse, aktör de o'dur.
Tom genç, umut verici bir oyuncudur.
Tom o kadar iyi bir oyuncu değil.
Tom yetenekli bir aktör, değil mi?
- Bu aktörü hiç duymadım.
- Bu aktörü hiç işitmedim.
Tom dünyanın en yakışıklı aktörüdür.
Aktör takım elbiselerini terziye diktirirdi.
Aktör kendi bölümünü inceledi.
Aktör perdenin arkasından çıktı.
Aktör Colarado'da bir saklanma yerine sahip.
Aktörler tarihi kostümlerle ortaya çıktılar.
Tom bir aktör olma yeteneğinden yoksundur.
O, bir aktör olma yeteneğinden yoksundur.
Avustralyalı aktör, Andy Whitfield, vefat etti.
Ben aktörü hiç duymadım.
Aktör, popülaritesinin doruğunda öldü.
Tabii ki o bir şarkıcı değil. O bir aktör.
Ben onun büyük bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum.
İsa'yı oynayan aktör oldukça yakışıklı.
Aktörün çok yetenekli olduğu konusunda seninle aynı fikirdeyim.
Dün dünyadaki en popüler oyunculardan biriyle tanıştım.
Babası ünlü bir aktör olan bir arkadaşım var.
Şu doktor hem çekici hem de eylemde iyidir.
Aktör oyunun büyük bölümünde sahnedeydi.
Bize bitişik yaşayan adam ünlü bir aktördür.
Hayalim Holivud'da bir aktör olarak başarılı olmaktır.
Seyirci, performansları için oyuncuları alkışladı.
Hayatımda karşılaştığım ilk aktördü.
Antalya film festivaldinde Kemal Sunal en iyi erkek oyuncu ödülünü almıştı
Onlardan biri bir aktör, birini öldürme numarası yapacak.
Yunanlılar virgülü icat ettiler, edebiyatları için değil, oyuncuları için, onları yaklaşan uzun bir cümleye hazırlamak için derin bir nefes almaya ikna etmek; bu nedenle virgül, duraklama noktasını temsil eder.