Examples of using "Schüssel" in a sentence and their turkish translations:
Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi.
Tom, kaseyi mikrodalgaya koy.
Kasede hiç salatamız yok.
Tom, bir kaseye biraz pirinç koydu.
Tom kaseyi mikrodalganın içine koydu.
Tom sütü bir kaseye döktü.
Tom patlamış mısır kasesini masaya koydu.
Bir kapta şeker ve mısır nişastasını çırpın. Bir kenara koyun.
Tabakta birçok kurabiye bulunmasına rağmen, sadece üç tane yedim.
Masanın üstünde duran sepetteki meyveyi yeme. Plastik.
Tom kedisi için şişeden kaseye biraz süt döktü.
Tom kâsedeki tüm patlamış mısırı yedikten sonra biraz daha patlatmak için mutfağa geri gitti.