Examples of using "Lebendigen" in a sentence and their turkish translations:
Hayvanın diri diri boynuzunu sökmek,
Canlı bir kaplanı nereden satın alabilirim.
Kedi yaşayan fareyle oynadı.
Bir kez canlı bir balina gördüm.
Asla canlı bir ahtapot yemedim.
Ben özellikle bu canlı portreden memnunum.
Yaşam, yaşayanlara aittir ve yaşayan, değişim için hazırlanmalıdır.
Her sabah canlı bir kurbağa ye ve günün geri kalan kısmında sana daha kötü bir şey olmayacak.