Translation of "Gebaut" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Gebaut" in a sentence and their turkish translations:

- Es wurden Schulen gebaut.
- Schulen wurden gebaut.

- Okullar yapıldı.
- Okullar inşa edildi.
- Okullar kuruldu.

- Ich habe es gebaut.
- Ich habe ihn gebaut.
- Ich habe sie gebaut.

Onu ben inşa ettim.

Disneyland wurde 1955 gebaut.

Disneyland 1955 yılında yapılmıştır.

Er ist gut gebaut.

O, iyi yapılıdır.

Tom hat Riesenmist gebaut.

- Tom büyük bir zamanı mahvetti.
- Tom her şeyi berbat etti.

Du hast Scheiße gebaut!

- Mahvettin.
- Batırdın.
- Berbat ettin.

Wer hat das gebaut?

Bunu kim inşa etti?

- Ich habe Scheiße gebaut.
- Ich habe Mist gebaut.
- Ich hab's verbockt.

İşleri berbat ettim.

- Hast du das alles alleine gebaut?
- Das habt ihr alles alleine gebaut?
- Das haben Sie ganz alleine gebaut?

Hepsini kendin mi yaptın?

- Tom hat ein eigenes Haus gebaut.
- Tom hat sein Haus selbst gebaut.

Tom kendi evini inşa etti.

Das Haus wird gerade gebaut.

Ev şimdi inşa ediliyor.

Eine neue Schule wird gebaut.

Yeni bir okul yapılıyor.

Wir haben eine Sandburg gebaut.

Biz kumdan bir kale yaptık.

Ich habe einen Riesenmist gebaut.

- Büyük zamanı mahvettim.
- Fena çuvalladım.

Anscheinend habe ich Mist gebaut.

Öyle görünüyor ki kafam karıştı.

Tom hat ein Buddelschiff gebaut.

Tom bir şişenin içinde bir gemi inşa etti.

Mein Haus ist gebaut worden.

Evim inşa ediliyor.

Habe ich wieder Mist gebaut?

Tekrar işi berbat ettim mi?

Dieses Haus wurde 1870 gebaut.

Bu ev 1870 yılında inşa edilmiş.

Tom hat einen Unterschlupf gebaut.

Tom bir barınak inşa etti.

Ich habe ein Baumhaus gebaut.

Bir ağaç ev inşa ettim.

Tom hat ein Modellflugzeug gebaut.

Tom maket uçak yaptı.

Tom hat einen Drachen gebaut.

Tom bir uçurtma yaptı.

Wir haben etwa 1500 Häuser gebaut.

Yaklaşık 1500 konut inşa edildi bile.

Das heißt, als heilige Weisheitskirche gebaut

yani kutsal bilgelik kilisesi olarak inşa edilmiş

Warum wird die Moschee jetzt gebaut?

neden şimdi cami yapıldı

Warum wurde die Moschee jetzt gebaut?

neden şimdi cami yapıldı?

Ein Oberschüler hat diesen Roboter gebaut.

Bu robotu bir lise öğrencisi yaptı.

Er ist nah am Wasser gebaut.

O, kolayca gözyaşlarına boğulur.

Ich habe diese Hundehütte selbst gebaut.

Bu köpek kulübesini kendi başıma yaptım.

Sie haben das erste Elektroauto gebaut.

İlk elektrikli otomobili yaptılar.

Der Mann ist sehr gut gebaut.

Şu adamın çok iyi bir binası var.

Mein Großvater hat dieses Haus gebaut.

Büyükbabam bu evi inşa etti.

Rudolf hat ein großes Haus gebaut.

Rudolf büyük bir ev inşa etti.

Dieses Hotel wurde voriges Jahr gebaut.

Bu otel geçen yıl yapıldı.

Es wird ein neuer Platz gebaut.

Yeni bir meydan inşa ediyorlar.

Neue Fabriken und Industriezentren wurden gebaut.

Yeni fabrikalar ve sanayi merkezleri inşa edildi.

Ich habe ein neues Haus gebaut.

Yeni bir ev yaptım.

Warum wird dann die Moschee jetzt gebaut?

daha sonra da neden şimdi cami yapıldı ona bir bakalım

Er hat den ganzen Tag Luftschlösser gebaut.

- Bütün gün boşa kürek salladı.
- Kendi kendine gelin güvey oldu.
- Olmayacak duaya amin dedi.

Er hat bis jetzt zwei Häuser gebaut.

O, şimdiye kadar iki ev inşa etti.

Dieses Haus wurde vor hundert Jahren gebaut.

Bu ev yüz yıl önce inşa edildi.

Er hat sich ein neues Haus gebaut.

Kendisi için yeni bir ev yaptı.

Das hier habe ich für dich gebaut.

Bunu senin için yaptım.

„Rosetta“ wurde von der Europäischen Weltraumorganisation gebaut.

Rosetta, Avrupa Uzay Ajansı tarafından yapılmıştır.

Das Haus wurde Anfang des Jahrhunderts gebaut.

Ev yüzyılın başlarında inşa edildi.

Tom und sein Vater haben das gebaut.

Bunu Tom ve babası inşa etti.

Mein Vater hat mir ein Regal gebaut.

Babam benim için bir raf yaptı.

- Tom baute es.
- Tom hat es gebaut.

Tom onu inşa etti.

- Sie hat es gebaut.
- Sie baute es.

O onu inşa etti.

Es wurde gebaut, bevor ich geboren wurde.

Bu ben doğmadan önce inşa edilmiştir.

Die Brücke wurde in zwei Jahren gebaut.

Köprü iki yılda yapıldı.

Jetzt werden bereits viele Gebäude erdbebensicher gebaut.

Artık binaların çoğu depreme dayanıklı inşa ediliyor.

- Tom und Mary haben eine Schneeburg im Garten gebaut.
- Tom und Mary haben eine Schneeburg im Hinterhof gebaut.

Tom ve Mary arka bahçede bir kar kale inşa etti.

- Er weiß nicht, wer diese Häuser da gebaut hat.
- Er weiß nicht, wer die Häuser dort gebaut hat.

O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.

Ich hoffe, dass auch das Krankenhaus gebaut wird

Umarım hastane yapılacak dendiğinde de

- Wer hat es erbaut?
- Wer hat es gebaut?

- Onu kim inşa etti?
- Bunu kim inşa etti?

Das Gebäude der Vereinten Nationen wurde 1952 gebaut.

Birleşmiş Milletler binası 1952'de inşa edildi.

Ich habe meinem Sohn ein neues Haus gebaut.

Oğluma yeni bir ev yaptım.

Er weiß nicht, wer diese Häuser gebaut hat.

Bu evleri kimin inşa ettiğini bilmiyor.

Nächstes Jahr wird hier ein neues Hotel gebaut.

Burada önümüzdeki yıl yeni bir otel inşa edilmiş olacak.

Eine Eisenbahnbrücke über den Fluss wird schon gebaut.

Bir demir yolu köprüsü zaten nehir üzerinde inşa ediliyor.

Tom hat das mit seinem Vater zusammen gebaut.

Tom bunu babasıyla inşa etti.

In den Vororten werden viele neue Häuser gebaut.

Banliyölerde birçok yeni emlak inşa ediliyor.

Das Haus, das Tom gebaut hat, ist wunderschön.

Tom'un yaptığı ev harika.

Eine große Brücke wurde über den Fluss gebaut.

Nehir üzerine büyük bir köprü inşa edildi.

Das ist das Haus, das Jack gebaut hat.

Bu, Jack'in inşa ettiği evdir.

- Wann wurde es gebaut?
- Wann wurde es erbaut?

Ne zaman inşa edildi?

Eine neue Brücke wird über den Fluss gebaut.

Nehir üzerine yeni bir köprü inşa ediliyor.

Das ist das Haus, das Tom gebaut hat.

Bu, Tom'un yaptığı ev.

Tom und Maria haben zusammen eine Hundehütte gebaut.

Tom ve Mary köpek kulübesini birlikte inşa ettiler.

Tom hat in seinem Garten einen Hühnerstall gebaut.

- Tom arka bahçesine bir tavuk kümesi kurdu.
- Tom arka bahçesine bir tavuk kümesi yaptırdı.

Als ob es nach der heidnischen Religion gebaut wurde

daha çok pagan dinine göre inşa edilmiş gibi

Es wurde vom König der Ära gebaut, so Pharao

dönemin kralı tarafından yaptırılıyor yani Firavun

Sie weiß nicht, wer die Häuser dort gebaut hat.

O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.

Wir fürchten nun das Paradies, das wir gebaut haben.

Biz şimdi yarattığımız cennetten korkuyoruz.

Das Eichhörnchen hat sich ein Nest im Holzhaufen gebaut.

Sincap ağaç kazığında bir yuva yaptı.

Tom und Maria haben am Strand eine Sandburg gebaut.

Tom ve Mary sahilde bir kum kalesi inşa ettiler.

Manche glauben, die Pyramiden wären von Außerirdischen gebaut worden.

Bazıları piramitlerin uzaylılar tarafından inşa edildiğine inanıyor.

Tom und Maria haben sich ein eigenes Haus gebaut.

Tom ve Mary kendi evlerini inşa ettiler.

- Tom baute ein Vogelhaus.
- Tom hat ein Vogelhaus gebaut.

Tom bir kuş yuvası yaptı.

- Tom hat einen Drachen gebaut.
- Tom baute einen Drachen.

Tom uçurtma yaptı.

Ich möchte Ihnen gerne zeigen, warum wir es gebaut haben,

Sizlerle onu neden yaptığımızı ve sizin için ne anlama geldiğini

Das Haus, das er mit seinen eigenen Händen gebaut hat.

kendi elleriyle yaptığı ev.

- Wer hat den Schneemann gemacht?
- Wer hat den Schneemann gebaut?

- Kardan adamı kim yaptı.
- Kardanadamı kim yaptı.

Tom hat am Sonntag mit seinem Sohn eine Hundehütte gebaut.

Pazar günü oğluyla birlikte bir köpek kulübesi yaptı.

Dort sehen Sie die Brücke, die Herr Jones gebaut hat.

Orada Bay Jones'in yaptığı kapıyı görüyorsunuz.

Nebenan wird ein Apartmenthaus gebaut, was unsere Aussicht kaputtmachen wird.

Onlar bitişiğimize görüşümüzü berbat edecek bir apartman dairesi inşa ediyorlar.

Gibt es eine Hölle, so muss Rom darauf gebaut sein.

Bir cehennem varsa, Roma üzerine inşa edilmelidir.

Darüber hinaus wurde vor einigen Monaten die Hagia Sophia Moschee gebaut.

üstelik bir kaç ay önce Ayasofya cami yapılsın önergesine

- Er hat ein neues Haus gebaut.
- Er baute ein neues Haus.

Yeni bir ev inşa etti.

- Ich habe ein neues Haus gebaut.
- Ich baute ein neues Haus.

- Ben yeni bir ev inşa ettim.
- Yeni bir ev yaptım.

- Wann ist diese Kirche erbaut worden?
- Wann wurde diese Kirche gebaut?

Bu kilise ne zaman yapıldı?