Examples of using "Erst" in a sentence and their turkish translations:
- Atlamadan önce bak.
- Hareket etmeden önce iyice düşün.
Ben ilk önce reddettim.
Şimdi her zamankinden daha fazla!
Yarına kadar ayrılmayacağım.
Önce Tom'a sormak zorundasın.
- Önce Tom'a sorman gerek.
- Önce Tom'a sorman lazım.
O sadece başlangıç.
Az önce başladık.
Sadece birkaç gün önce oldu.
Az önce eve geldim.
Harry sadece 40.
Şimdilik sadece benimkini kullan.
Tom yarına kadar gelmiyor.
Önce, ben hayal kırıklığına uğradım.
Sadece on sekiz yaşındayım.
Sadece pazartesi.
Sıçramadan önce düşün.
Tom sadece bir başlangıç düzeyinde.
Ben sadece on üç yaşındayım
Tom daha sonrasına kadar burada olmayacak.
Yarına kadar ayrılmayacağım.
Tom 2.30'a kadar gelmedi.
Önce Tom'la konuşalım.
Benim babam sadece on beş yaşında.
- Ben onu sadece dün yaptım.
- Ben onu daha dün yaptım.
Şimdiye kadar sadece üç gönüllümüz var.
- Biz bugüne kadar birbirimizi tanımadık.
- Bugüne kadar birbirimizi tanımıyorduk.
O sadece başlangıçtı.
Sadece birkaç gün içinde taşındılar.
Ben sadece başlıyorum.
Ben henüz şimdi geldim.
Onu düne kadar fark etmedim.
Az önce taşındık.
Az önce eve geldim.
En kötüsü daha sonra gelir.
Konuşmadan önce kafanı kullan!
Henüz en kötüsü gelmektir.
Sen sadece bir çocuksun.
Sen sadece on üç yaşında mısın?
O, ona ilk önce inanmadı.
Ben az önce buraya taşındım.
Dün sadece taşındım.
Sadece yeni başladım.
Tom başlangıçta buna inanmadı.
Saat sadece üç.
Sadece bir erkek arkadaşım oldu.
Sadece bir kız arkadaşım oldu.
Daha dün buraya geldim.
Bak, en iyisi sen önce kalk!
Az önce geldik.
Daha dün geldim.
Onun sadece iki erkek arkadaşı vardı.
Bu sadece başlangıç.
Önce onun şaka yaptığını düşündüm.
Bu sadece bir başlangıç.
Oğlum daha on beş yaşında.
Tom 2.30'a kadar dönmedi.
ama bunu ortaya ben çıkarmış olacağım
ancak karanlık çöktüğünde
Oğlan ancak üç yaşındaydı.
Bunu daha önce sadece bir kez yaptım.
Önce senin ateşini ölçelim.
Onu tam birkaç gün önce gördüm.
Az önce buraya geldim.
Kızım neredeyse on beş yaşındadır.
Sadece otuz altı yaşındaydı.
Hayat henüz başladı.
İlk başta, onun hasta olduğunu düşündüm.
Önce, onun hasta olduğunu düşündüm.
Sadece bir kez orada bulundum.
- Bu, eğlencenin başladığı yerdir.
- Eğlence burada başlıyor.
Az önce buraya vardık.
Az önce Tom'u terk ettim.
Ben sadece onu az önce fark ettim.
Oyun oynamadan önce ödevini yap.
Önce sana söylemek istedim.
Tom otuz yaşına kadar araba sürmeyi öğrenmedi.
Tom'u sadece bir kez gördüm.
Önce izin istemelisin.
Erkek kardeşim az önce gitti.
Parti henüz başlıyor.
Sadece bir kez Boston'da bulundum.
Sadece beş dakikadır bekliyorum.
Tom 2.30'a kadar buraya gelmeyecek.
- Önce bir dilekte bulun.
- Önce bir niyet et.
Sadece onlarla tanıştın mı?
Sadece onunla tanıştın mı?
Daha saat sekize çeyrek var.
Sadece bugün tanıştık.