Translation of "David" in Turkish

David ist hübsch.

David yakışıklıdır.

David ist sehr aktiv.

David çok aktif.

David Beckham ist Engländer.

David Beckham İngiliz'dir.

David ist zu Hause.

David evde.

David kann fließend Französisch sprechen.

David Fransızcayı akıcı bir şekilde konuşabilir.

David schlug sich durchs College.

David üniversite konusunu etraflıca düşündü.

- Mary, das ist David, der Bruder von Joe.
- Mary, das ist David, Joes Bruder.

Mary, ben Joe'nun erkek kardeşi David.

David Hilbert war ein deutscher Mathematiker.

David Hilbert bir Alman matematikçidir.

Herr David scheint müde zu sein.

Bay David yorgun görünüyor.

David kann nicht zu Hause sein.

David evde olamaz.

Der britische Premierminister David Cameron will zurücktreten.

İngiltere başbakanı David Cameron istifa etmeyi planlıyor.

Ich habe gerade etwas neues über David Cameron erfahren.

Ben sadece David Cameron hakkında yeni bir şey öğrendim.

Bevor David da war, fing Samantha an, den Tisch zu decken.

David gelmeden önce, Samantha masayı hazırlamaya başladı.

David hat so viele Freundinnen, dass er sich nicht alle ihre Namen merken kann.

- David'in o kadar çok kız arkadaşları var ki o onların isimlerinin hepsini hatırlayamıyor.
- David'in isimlerini aklında tutamayacağı kadar kız arkadaşı var.