Translation of "Lundi" in Turkish

0.404 sec.

Examples of using "Lundi" in a sentence and their turkish translations:

- Nous sommes lundi.
- Aujourd'hui c'est lundi.
- Aujourd'hui nous sommes lundi.
- Aujourd'hui, on est lundi.

Bugün pazartesi.

- Travailles-tu lundi ?
- Travaillez-vous lundi ?

Pazartesi günü çalışıyor musun?

- Nous sommes lundi.
- Aujourd'hui nous sommes lundi.
- Aujourd'hui, on est lundi.

Bugün pazartesi.

Et lundi ?

Peki ya Pazartesi?

À lundi !

Pazartesi görüşürüz arkadaşlar.

- Je t'appellerai lundi.
- Je vous appellerai lundi.

Seni pazartesi günü arayacağım.

- Je serai prêt lundi.
- Je serai prête lundi.

Pazartesi günü hazır olurum.

- Aujourd'hui nous sommes lundi.
- Aujourd'hui, on est lundi.

Bugün, pazartesi.

- Je serai de retour lundi.
- Je reviendrai lundi.

Pazartesi günü döneceğim.

Réessayez lundi prochain.

Önümüzdeki Pazartesi bizi tekrar deneyin.

Nous sommes lundi.

Bugün Pazartesi.

Aujourd'hui c'est lundi.

- Bugün pazartesi.
- Bugün Pazartesi.

Sommes-nous lundi ?

Bugün pazartesi mi?

Je pars lundi.

Pazartesi günü gidiyorum.

Hier, c'était lundi.

Dün pazartesiydi.

Allons-y lundi.

Pazartesi günü oraya gidelim.

Aujourd'hui, c'est lundi.

Bugün pazartesi.

- La fête est lundi.
- La fête a lieu lundi.

Parti pazartesi günü.

- J'y serai lundi soir.
- Je serai là-bas lundi soir.

Pazartesi gecesi orada olacağım.

- Où étais-tu lundi dernier ?
- Où étiez-vous lundi dernier ?

Geçen pazartesi neredeydin?

- Que fais-tu lundi prochain ?
- Que faites-vous lundi prochain ?

Önümüzdeki pazartesi ne yapıyorsun?

- On part en Australie lundi.
- On part pour l'Australie lundi.

Pazartesi günü Avustralya'ya gidiyoruz.

L'école commence lundi prochain.

Gelecek Pazartesi okul başlar.

Mon frère vient lundi.

Erkek kardeşim pazartesi günün geliyor.

La leçon commencera lundi.

Ders pazartesi başlayacak.

Ils devraient travailler lundi.

Onların pazartesi günü çalışmaları gerekir.

Lundi prochain sera férié.

Önümüzdeki pazartesi günü bir tatil.

Je dois partir lundi.

Pazartesi günü gitmeliyim.

Aujourd'hui, on est lundi.

Bugün pazartesi.

On se voit lundi.

Pazartesi günü görüşürüz.

Lundi vient après dimanche.

Pazardan sonra pazartesi gelir.

Tom est libre lundi.

Tom pazartesi günü izinlidir.

Les cours reprendront lundi.

Dersler pazartesi günü devam edecektir.

Les cours commencent lundi.

Dersler pazartesi günü başlıyor.

Tu vas où lundi ?

Pazartesi günü nereye gidiyorsun?

J'ai un examen lundi.

Pazartesi günü bir sınavım var.

C'est seulement le lundi.

Sadece pazartesi.

Demain nous serons lundi.

Yarın pazartesidir.

Le spectacle est lundi.

Gösteri pazartesi günü.

L'évènement se déroule lundi.

Olay pazartesi günü.

Tom sera enterré lundi.

Tom pazartesi günü gömülecek.

La campagne finit lundi.

Kampanya pazartesi günü sona eriyor.

J'ai fait ça lundi.

Ben onu pazartesi yaptım.

Je serai là lundi.

Pazartesi burada olacağım.

Tom est arrivé lundi.

Tom buraya pazartesi geldi.

Il pleut depuis lundi.

Pazartesi gününden beri yağmur yağıyor.

- Lundi était un jour chargé.
- Lundi était une journée bien remplie.

Pazartesi yoğun bir gündü.

- Êtes-vous libre lundi ?
- Est-ce que tu es libre lundi ?

Pazartesi boş musun?

- Remettez vos devoirs pour lundi prochain.
- Remettez votre devoir pour lundi prochain !
- Remets ton devoir pour lundi prochain !

Gelecek Pazartesiye kadar ev ödevini teslim et.

- J'estime être de retour lundi prochain.
- J'espère être de retour lundi prochain.

Gelecek Pazartesi dönmeyi umuyorum.

Finissez ce travail pour lundi.

Bu işi pazartesiye kadar bitirin.

J'ai perdu, lundi, mon boulot.

Pazartesi günü işimi kaybettim.

Le contrat a expiré lundi.

Sözleşme pazartesi günü sona erdi.

Nous sommes fermés le lundi.

Biz pazartesi günleri kapalıyız.

Je dois venir le lundi.

Pazartesi günü gelmek zorundayım.

L'écriteau dit, "Fermé le lundi".

İşaret "Pazartesi günleri kapalı" diyor.

J'ai décidé de partir lundi.

Pazartesi günü yola çıkmaya karar verdim.

Tom sort rarement le lundi.

Tom pazartesi günü nadiren dışarı çıkar.

Nous vous verrons lundi prochain.

Gelecek pazartesi görüşürüz.

Lundi sera un jour pluvieux.

Pazartesi yağışlı bir gün olacak.

Lundi était un jour venteux.

Pazartesi rüzgarlı bir gündü.

J'étais à Boston lundi dernier.

Geçen pazartesi Boston'daydım.

Je n'étais pas là lundi.

Pazartesi burada değildim.

Je préférerais faire cela lundi.

Bunu Pazartesi günü yapmayı tercih ederim.

Je vais faire ça lundi.

Pazartesi günü onu yapacağım.

- Que fais-tu en général le lundi ?
- Que faites-vous habituellement le lundi ?

Pazartesi günleri genellikle ne yaparsın?

Tu dois remettre les rapports lundi.

Raporları pazartesi günü teslim etmek zorundasınız.

Le magasin est fermé le lundi.

Mağaza Pazartesi günleri kapalıdır.

Le premier jour d'école, c'est lundi.

Okulun ilk günü Pazartesi başlıyor.

Il travaille du lundi au vendredi.

O, Pazartesiden Cumaya kadar çalışır.

J'aimerais faire une réservation pour lundi.

Önümüzdeki pazartesi günü için rezervasyon yaptırmak istiyorum.

Je suis allé pêcher lundi dernier.

Geçen pazartesi balık tutmaya gittim.

Pouvons-nous plutôt le faire lundi ?

Onun yerine onu pazartesi günü yapabilir miyiz?

Programmons une rencontre pour lundi prochain !

Gelecek pazartesi için bir toplantı planlayalım.

Je travaille du lundi au samedi.

Pazartesiden cumartesiye kadar çalışırım.

Le zoo est fermé le lundi.

Hayvanat bahçesi pazartesi günleri kapalıdır.

Après le dimanche, vient le lundi.

Pazardan sonra pazartesi gelir.

Mon oncle revient d'Amérique lundi prochain.

Amcam gelecek Pazartesi Amerika'dan dönecek.

Nous devons présenter nos rapports lundi.

Raporları pazartesi günü teslim etmek zorundayız.

Le jour après dimanche est lundi.

Pazardan sonraki gün pazartesidir.

Tom a dit qu'il partirait lundi.

Tom pazartesi günü gideceğini söyledi.

Il est absent depuis lundi dernier.

O geçen pazartesiden beri yok.

Tom a annoncé sa décision lundi.

Tom kararını pazartesi günü açıkladı.

Tom a été arrêté lundi soir.

Tom Pazartesi akşamı tutuklandı.

Les candidatures sont dues pour lundi.

Başvurular için süre sonu pazartesi.