Translation of "Dinosaures" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Dinosaures" in a sentence and their turkish translations:

C'est le règne des dinosaures.

dinozorların nasıl bu kadar başarılı olduğudur.

Les dinosaures sont maintenant éteints.

Şimdi dinozorların nesli tükendi.

L'évolution des dinosaures m'intéresse beaucoup.

Dinozorların evrimi çok ilgimi çekiyor.

- L'évolution des dinosaures m'intéresse beaucoup.
- Je porte grand intérêt à l'évolution des dinosaures.

Dinozorların evrimine büyük bir ilgim var.

Qui sont les descendants directs des dinosaures,

yani kuşları incelemeye koyulduk;

L'espèce vivante la plus proche des dinosaures,

yani timsahları mercek altına aldık;

Les dinosaures faisaient la loi sur terre.

Dinozorlar dünyayı yönetirdi.

Je ne sais rien sur les dinosaures.

Dinozorlar hakkında hiçbir şey bilmiyorum.

Les dinosaures régnèrent autrefois sur la Terre.

Dinozorlar bir zamanlar dünyayı yönetti.

Je m'intéresse beaucoup à l'évolution des dinosaures.

- Dinozorların gelişimiyle çok ilgileniyorum.
- Dinozorların evrimiyle çok ilgiliyim.

Donc quand les dinosaures avaient 66 millions d'années

yani dinozorlar 66 milyon yaşındayken

Les oiseaux ont évolué à partir des dinosaures.

Kuşlar dinozorlardan evrilmiştir.

On a tous entendu parler de l'extinction des dinosaures.

Dinozorların nasıl öldüklerini duyduk.

Les dinosaures viennent tout juste de faire leur apparition.

dinozorların dünyamıza yeni yerleşmesiyle başlıyor.

Et on peut ainsi reconstruire les poumons des dinosaures.

ve böylece dinozorların ciğerlerini yeniden oluşturabildik.

Les dinosaures ont disparu il y a fort longtemps.

- Dinozorların çok uzun zaman önce nesli tükendi.
- Dinozorların çok uzun zaman önce nesilleri tükendi.

Des scientifiques ont découvert une nouvelle espèce de dinosaures.

Bilimciler yeni bir dinozor türü keşfettiler.

Les dinosaures étaient-ils des animaux à sang chaud ?

Dinozorlar sıcakkanlı hayvanlar mıydı?

- Le scientifique cherchait dans la vallée pour des os de dinosaures.
- Le scientifique cherchait des squelettes de dinosaures dans la vallée.

Bilimci vadideki dinozor kemiklerini araştırdı.

Des espèces vivantes qui descendent des dinosaures sur l'arbre évolutif.

incelediğimizi söylemenin havalı bir yolu.

Eh bien, on les retrouve chez la majorité des dinosaures.

Bunlardan dinozorların büyük bir çoğunluğunda bulunuyor.

Les dinosaures se sont éteints il y a très longtemps.

Dinozorların çok uzun zaman önce nesilleri tükenmiştir.

Un grand astéroïde a été responsable de l'extinction des dinosaures.

Dinozorların tükenmesinden büyük bir asteroid sorumluydu.

Ce scientifique recherche des ossements de dinosaures dans la vallée.

O bilim adamı vadide dinozor kemikleri arıyor.

Quand on se demande ce qui rend les dinosaures si extraordinaires,

İnsanlar dinozorların niçin ilginç olduğunu düşündüklerinde

Cela veut dire que la partie supérieure des poumons des dinosaures

Yani bunun anlamı, dinozorların ciğerlerinin üst kısmı

Elle rôdait déjà dans ces bas-fonds avant l'ère des dinosaures.

Dinozorlardan önce bile bu sığ sularda gizlice dolanıyordu.

D'autres scientifiques débattent de sa théorie à propos de la disparition des dinosaures.

Diğer bilim adamları onun dinozorların kayboluşu hakkındaki teorisini tartışıyorlar.

J'aimerais revenir en arrière dans le temps pour voir à quoi ressemblaient les dinosaures.

Dinozorların neye benzediğini görmek için zamanda geri gitmek istiyorum.

Le cratère Chicxulub au Mexique a peut-être été créé par l'astéroïde qui a tué les dinosaures.

Meksika'daki Chicxulub krateri, dinozorları öldüren asteroid tarafından yaratılmış olabilir.

« Qu'est-ce qu'ils font dans le jardin, les enfants ? » — « Ils jouent aux dinosaures dans ta plate-bande. »

"Çocuklar bahçede ne yapıyor?" "Onlar çiçekliğindeki dinozorla oynuyorlar."