Translation of "Coton" in Turkish

Coton, tabac à Thessalonique

Selanik'de pamuk, tütün

Le coton absorbe l'eau.

Pamuk su emer.

Je t'aime au coton.

Seni çok seviyorum.

Ce tissu est en coton.

O kumaş pamuktan yapılır.

Ce chemisier est en coton.

Bu bluz pamuktur.

J'aime les vêtements de coton l'été.

Yazın pamuklu giysileri giymeyi severim.

J'ai acheté deux chemises en coton.

İki pamuk gömlek aldım.

Il porte une chemise de coton blanc.

O, bir beyaz pamuklu gömlek giyiyor.

L'été, je porte les chemises de coton.

Yazın pamuklu gömlekler giyerim.

- Je t'aime beaucoup.
- Je t'aime au coton.

Seni çok seviyorum.

Car le coton brûle bien, mais pas longtemps.

Çünkü pamuk iyi yansa da uzun süreli yanmaz.

Il suffit de l'enrouler autour. Cent pour cent coton.

Ve bunu buraya saracağız. Yüzde yüz pamuk.

Nous portons des chemises en coton ou en soie.

Biz pamuk veya ipekten gömlekler giyeriz.

Je vais acheter une douzaine de mouchoirs blancs en coton.

Bir düzine pamuklu beyaz mendil alacağım.

C'était une mauvaise idée. Le coton ne brûle pas très longtemps.

Tamam, bu kötü bir fikirdi. Pamuk çok uzun süre iyi yanmıyor.

Les noirs étaient contraints de travailler dans les champs de coton.

Siyah insanlar pamuk tarlalarında çalışmak için zorlandılar.

- Je t'adore.
- Je tiens à toi.
- Je t'aime beaucoup.
- Je t'aime au coton.

Seni çok seviyorum.

Des mitaines en coton vont empêcher le bébé de se gratter le visage.

Pamuk eldivenler bebeğin kendi yüzünü tırmalamasını önleyecektir.