Examples of using "Comparée" in a sentence and their turkish translations:
Marika sana kıyasla hiçbir şey değil.
Mariko onun yanında bir hiç.
Bizim evle karşılaştırıldığında, onunki bir saray.
Ben bir paleontolog, aynı zamanda bir karşılaştırmalı anatomistim
Grönland'a kıyasla Afrika'nın büyüklüğüne bakın.
Hayat çoğu kez bir yolculukla karşılaştırılır.
Kocasının aksine çok genç görünüyor.
Seninki ile karşılaştırıldığında benim arabam küçük.
Bizim evle karşılaştırıldığında, seninki bir saray.
Bizim evle karşılaştırıldığında, sizinki bir konak.
Bizim evimizle karşılaştırıldığında, onunki neredeyse bir saray.
Bir kitap okumak bir seyahat ile kıyaslanabilir.
dünyanın boyutu ile bizi koruduğu evrene kıyasla
Tabi ki de, kuzeydeki komşularıyla kıyaslandığında, Güney Kore serbestiyet cenneti.
Hayat çoğu zaman bir yolculukla karşılaştırılır.
Hayat çoğu kez bir yolculukla karşılaştırılıyor.
Londra, Tokyo'ya kıyasla küçüktür.
Seninle karşılaştırıldığında, ben bu oyunda sadece bir acemiyim.
Kır yaşamı,şehir yaşamıyla karşılaştırıldığında çok huzurludur.