Examples of using "Commander" in a sentence and their turkish translations:
Sipariş vermek için hazır mısınız?
Ben de aynı siparişi vermek istiyorum.
Bana emretmeyi kes.
Garson, sipariş vermek istiyorum.
Bir pizza sipariş etmek istiyorum.
Ismarlamak için kim hazır?
- Bir pizza sipariş edebiliriz.
- Bir pizza ısmarlayabiliriz.
Ne ısmarlamak istiyorsunuz,beyler?
Önceden sipariş vermelisin.
- Biz neden pizza sipariş etmiyoruz?
- Neden pizza sipariş etmiyoruz?
- Pizza söylesek ya.
Ne sipariş vereceğimi bilmiyorum.
Bana bir taksi çağırabilir misiniz?
Ben ne sipariş edeceğime karar veremiyorum.
kopuz siparişi veremedim
Sadece tek kurbağa bacağı sipariş edemezsin.
Emirler vermeden önce itaat etmeyi öğrenmelisin.
Bana patronluk taslamana izin vermeyeceğim.
Bir şeyi düzineyle sipariş etmek daha ucuzdur.
Tom menüye baktı ve bir balık yemeği sipariş etmeye karar verdi.
Bu bira salonunda, bir litreye kadar bira sipariş edebilirsiniz.
Cool under fire and a brilliant tactician, he was the ideal corps commander in battle.
3000 adet satın almayı kabul ederseniz yüzde 3 indirim yapacağız.
Şu anda bu tür tüm kazaklar bitti. Onları Tokyo'daki ana mağazadan sipariş edeceğiz.