Examples of using "Même" in a sentence and their turkish translations:
- Tencere dibin kara seninki benden kara.
- Benzer benzeri çeker.
- Kişi kendinden bilir işi.
Kendine gel.
Onu kendiniz deneyin.
Kendin al.
orada bile
İndus bile -
Yine de teşekkürler.
Aynı kapıya çıkar.
Hatta onun hakkında düşünme.
Ben kendim bile anlamıyorum.
Aynı şekilde hissettim.
Onlar aynı köyden geliyorlar.
Sen orada değildin ki.
ve hatta burada bile.
hatta bazen açıkça yapıyorum.
hatta yeni endüstrilerin doğduğu yerdir.
aynı zamanda
Hatta onu deneme.
Kendim gideceğim.
Biliyorsunuz ki, bireyler arasında değişiklik bile gösterecek.
Aynı yatağı ve evi paylaşacaktık,
yaklaşık 23 milyar dolar daha fazla yıllık fon alıyor.
- Ben aynı yaştayım.
- Benzer yaştayım.
- Nedenini bilmiyorum bile.
- Nedenini bile bilmiyorum.
Zaten seni seviyorum.
Aynı yaştalar.
- Onu ben kendim yaptım.
- Kendim yaptım.
Tarihi kendin ekle.
Ben tam olarak aynı duyguya sahiptim.
Bu yeni tedavi, birinci ya da üçüncü dünya ülkelerinde
aynı noktada ise yine uzun süre aynı nokta olmuyor.
Yağmur yağsa bile oraya gideceğim.
Onun uşakları bile onu küçümsedi.
Onlar aynı yaşta.
Onlar aynı ülkeden geliyorlar.
O küçük olsa bile o hâlâ benim dairem.
Cüce bile olsaydım, aynı anda dev olurdum.
- Niçin buradasın?
- Niye buradasın ki?
Kendi kararınızı verin.
Denemedin bile.
Aynı yaştayız.
Artık aynı şey değil.
Neden biz bunun hakkında bile konuşuyoruz?
Hatta benimle konuşma.
Bunu nereden biliyorsun ki?
bakmamız yeterli olur.
Ebeveynleri bile.
Tedavi alsan bile,
hatta en büyüğü
hala şimdi ki düzende bile
Farkında bile olmadan
bunu yaparken bile
aynı ruhta böyle
En küçük hayvanları bile.
- Kendini tanı.
- Kendini bil.
Onu kendiniz yapın.
Ben de aynı siparişi vermek istiyorum.
Yine de teşekkürler.
Onun ismini bile bilmiyordum.
O aynı adam mı?
Aynı şey.
Nereden başlıyoruz ki?
Bunu kendim için inceleyeceğim.
Aynı eski sorun.
Bir bebek bile anlardı.
Tom bile şaşırmıştı.
Aynı şekilde mi?
Aynen.
Tom bile öyle düşünüyor.
Aynı şapka.
Aynı sorunum var.
Kendine yalan söylüyorsun.
Tarafsızlık bile taraflıdır.
O aynı şarap.
Hep kendin ol!
Seni her şeye rağmen seviyorum.
Hiç kimse göz kırpmadı.
Tom bile Fransızca konuşuyordu.
Tom bile yalan söyledi.
Kendini yargıla!
Kendin karar ver!
Hatta iklim biliminin kendisinden şüphe etmek bile isteyebilirim.
Sana aynısını diliyorum.
- Onu kendim yaptım.
- Kendim yaptım.
- Mum kendiliğinden söndü.
- Mum kendi kendine söndü.
Bu, isteğe bağlı olsa da hala ev ödevini yapman gerekiyor.
Onu ben kendim gördüm.
Seni sevmiyorum ki.
O, yardım etmeyi bile denemedi.
Biz aynı kumaştan kesilmişiz.
Küçük olsa bile hala harika bir arabadır.