Examples of using "Casquette" in a sentence and their turkish translations:
Kepinizi çıkarınız.
Tom senin şapkanı buldu.
Ben senin kepini buldum.
Kepin nerede?
Çocuk şapkasını düzeltti.
Bu kep sana mı ait?
Tom bir beyzbol şapkası takıyordu.
- Bu kepin fiyatı nedir?
- Bu şapkanın fiyatı nedir?
Bu kep için on dolar ödedim.
Tom şapkasını kaybetti, ve yeni bir tane almak zorunda olduğunu hissetti.
Trende seyahat ederken, ben pencereden başımı çıkardım ve benim kepim uçtu.
Kep benim için çok küçük.