Translation of "Appellent" in Turkish

Certains appellent ça le golf.

Bazıları ona golf ya da öyle bir şey diyor.

Les musulmans appellent Jésus « Issa ».

Müslümanlar Jesus'ı ''İsa'' olarak adlandırırlar.

Les psychologues appellent ça le surapprentissage :

Bu, psikologların aşırı öğrenme dedikleri etkilerle sonuçlanır,

Les américains appellent le football soccer.

Amerikalılar football'a soccer diyor.

Les européens appellent le soccer football.

Avrupalılar soccer'a football diyor.

Les Français appellent l'orgasme la petite mort.

Fransızlar orgazma küçük ölüm der.

Les temps exceptionnels appellent des mesures exceptionnelles.

Sert zamanlar sert önlemler gerektirir.

Pourquoi appellent-ils New York la grosse pomme ?

Neden onlar New York'a Büyük Elma diyorlar?

Les scientifiques les appellent des comètes à long processus

bilim insanları bunları uzun süreçli kuyruklu yıldızlar olarak adlandırıyor

Maintenant je dois y aller, ils appellent pour mon vol.

Şimdi ayrılmalıyım, beni uçuş için arıyorlar.

Les affaires appellent mon père à Sydney deux fois par an.

Babam iş için yılda iki kez Sydney'e gider.