Examples of using "Turhan" in a sentence and their turkish translations:
Çok çabuk yaşlanıyor, çok geç akıllanıyoruz.
Sürmek için çok sarhoş olduğunu düşünüyorum.
İçmek için biraz erken, değil mi?
Tom benim için çok tehlikeli görünmüyor.
- Kılı kırk yarıyorsun.
- Sen kılı kırk yarıyorsun.
- İnce eleyip sık dokuyorsun.
- Sen ince eleyip sık dokuyorsun.
- Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.
- Sen, ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.
- Kılı kırk yarıyorsunuz.
- İnce eleyip sık dokuyorsunuz.
- Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsunuz.
Kendini çok ciddiye alma. Başka hiç kimse almıyor.
Soçi Olimpiyatları sırasında, Kobukuro tarafından bestelenen tanıtım şarkısı büyük bir hit oldu. Herkes onu duymuştur eminim. Ama şimdi üç ay oldu. Biz artık o şarkıyı dinlemiyoruz, değil mi?