Examples of using "Rakastunut" in a sentence and their turkish translations:
Ben aşık mıyım?
Aşık mısın?
Aşıktım.
Tom'a aşık mısın?
Ben başka birine aşığım.
Ona hala aşık mısın?
Sanırım sana aşık oldum.
Harika bir kıza aşık oldum.
- Onu gerçekten seviyorum.
- Onu ölümüne seviyorum.
Tom, Mary'ye âşık oldu.
Tom bana aşık oldu.
Ben zaten Tom'a aşığım.
Senin bana aşık olduğunu biliyorum.
Ben ona âşığım.
Asla ona aşık değildim.
Tom, Mary'ye çılgıncasına âşıktı.
Ben artık Tom'a aşık değilim.
Tom bana aşık değil.
Tom başka birini seviyor.
Zaten sana aşığım.
Gizliden gizliye kime âşık olduğunu biliyorum.
Sadece ikimiz arasında; kız kardeşime aşık mısın?
Ben hiçbir kıza âşık olmadım.
Tom Mary'nin en iyi arkadaşına aşık.
Tom aşık gibi görünüyor.
Sanırım Tom Mary'ye aşık.
Hiç aşık olmadın, değil mi?
O, erkek kardeşime âşık gibi görünüyor.
Âşık gibi görünüyor muyum?
Mary'ye aşık olan tek kişi sen değilsin.
Onun aşık olduğu herkese aşikar.
Belki Tom'a aşığım.
Galiba Tom'a aşığım.
Tom, Mary'nin John'a âşık olduğunu biliyor.
Sanırım Tom asla aşık olmadı.
Ona âşık olup olmadığımdan emin değilim.
Mary şimdiye kadar aşık olduğum tek kız.
"Artık Tom'a aşık değilim." "Emin misin?"
O âşık.
Ben ona aşık değilim. Biz sadece iyi arkadaşız.
Tom'un sana aşık olduğu hissine kapılıyorum.
Mary, sınıfından Tom adındaki yakışıklı bir oğlana aşık.
Tom bunu kabul etmeyecek ama o Mary'ye içten içe aşık.
Artık bana aşık değil misin?