Translation of "Palkinnon" in Turkish

Ansaitset palkinnon.

Ödülü hak ediyorsun.

Voitin ensimmäisen palkinnon.

Ben birincilik ödülü kazandım.

Tom ansaitsee palkinnon.

Tom ödülü hak ediyor.

Hän voitti yllätyksekseni palkinnon.

Benim için sürpriz oldu, o, ödülü kazandı.

Jokainen ponnistus tarvitsee palkinnon.

Her çaba ödülü hak ediyor.

Mari sai Nobelin palkinnon.

Mary bir Nobel ödülü kazandı.

Hän ei hypännyt tarpeeksi korkealle voittaakseen palkinnon.

Bir ödül kazanmak için yeterince yükseğe zıplamadı.

Mikä voittaa palkinnon? Kaikki eläimet eivät ole tasaveroisia.

Ödülü kim kazanacak? Her hayvan eşit doğmaz.

Isäni oli mukana kokkikilpailussa ja voitti ensimmäisen palkinnon.

Babam bir aşçılık yarışmasında bir yarışmacıydı ve birincilik ödülünü kazandı.