Examples of using "Menemästä" in a sentence and their turkish translations:
Sana tek başına gitmemeni söyledim.
Olay onun Amerika'ya gitmesini engelledi.
Hastalık dışarı çıkmamı engelledi.
Tom'u bugün çalışmaya gitmekten alıkoyamazsın.
Hastalık benim onun konserine gitmemi engelledi.
Şiddetli kar dışarı çıkmamı engelledi.
Kuvvetli yağış dışarı çıkmama izin vermedi.
Hiç kimse balık tutmaya gidemeyeceğini söylemiyor.
Tom gitmeyi reddetti.
Tom bankaya girmemi engelledi.
O tayfun dışarı çıkmamı engelledi.
O, gece vakti yalnız dışarıya çıkmaması için onu uyardı.
Tom Mary'yi karanlıktan sonra tek başına dışarı çıkmaması için uyardı.