Examples of using "Lyödä" in a sentence and their turkish translations:
Bir taşla iki kuş vurmak.
Ben gerçekten birine vurmalıyım.
Tom sandalye ile Mary'nin kafasına vurmaya çalıştı!
Ben okuldayken, sürekli dövülürdük. Bugünlerde, birçok okulda bir öğretmenin bir öğrenciye vurması yasadışıdır.