Examples of using "Lukemaan" in a sentence and their turkish translations:
Fransızca romanları okumaya başladım.
Bu romanı okumanızı tavsiye ederim.
O bir hikaye okumak için oturdu.
Tom az önce okumayı öğrenmeye başladı.
Tom gözlüğü olmadan okuyamaz.
Tom kendi el yazısını okuyamadı.
Oda, mektubu okumasına yetecek kadar aydınlıktı.
Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
Ben haritaları okumada iyi değilim.
Tom Mary'nin John'dan aldığı mektubu ona okumasını istedi.