Examples of using "Alkanut" in a sentence and their turkish translations:
Tekrar sigara içmeye başladım.
Tekrar başladı.
Yağmur mevsimi başladı.
- Fransızca öğrenmeye başladın mı?
- Fransızca çalışmaya başladın mı?
Fransızca öğrenmeye başladım.
Sen Esperanto öğrenmeye başladın.
Tom Fransızca öğrenmeye başladı.
Tom Fransızca okumaya başladı.
- Fransızca öğrenmeye başladın mı?
- Fransızca öğrenmeye çoktan başladın mı?
Tom az önce okumayı öğrenmeye başladı.
Tom zorlanmıyor bile.
Tom zaten Fransızca okumaya başladı.
Tom yeniden gitar çalmaya başladı.
Tom, Mary'yle flört etmeye başladı.
Fransız ve Hint Savaşı başlamıştı.
En ikonik bazı yaratıklar hakkında bildiklerimiz şimdiden baştan tanımlanıyor.
Tom Fransızca çalışmaya başladı.
Tom şiddetle öksürmeye başladı ve onun sağlığı hakkında endişeliyim.
Öğleden sonra 4.00'te stadyuma geldim ama maç zaten başlamıştı.
Tom yirmi yaşına kadar trombon çalmaya başlamadı.
Tom iyileşmeye başladı, ama henüz hayati tehlikeyi atlatmış değil.
Tom otuz yaşına kadar Fransızca öğrenmeye başlamadı.
Tom otuzuna kadar şarkılar yazmaya başlamadı.
Şaşırmak, merak etmek, anlamaya başlamaktır.