Examples of using "Kasvaa" in a sentence and their turkish translations:
...risk o kadar artıyor.
Tom büyüyor.
Bakın, üzerinde sarmaşıklar var.
İsveç'in nüfusu artıyor.
Bu şehir çok çabuk büyüyor.
Rusça sermayesi hızla büyüyor.
Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.
Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.
Bu çalının büyüyebileceği yerleri hayal dahi edemezsiniz.
Çünkü bu dünyada her şey yetişir.
Çam ağaçları otuz metre yüksekliğe kadar büyüyebilirler.
Bu dişi ileride on metre büyüklüğü aşabilir.
Çoğu gelişmekte olan ülkelerde kentsel nüfus çok hızlı artıyor.
Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
Sedirler nerede yetişir?
Üretim artarsa fiyatların düşeceğini iddia ediyorlar.
Dünya nüfusu bir yılda yaklaşık olarak 90 milyon kişi artıyor.
Mario mantar yediğinde büyüyor.
Tom çok dilli bir ortamda büyüdüğü için şanslıydı.
Dünya nüfusu o kadar hızlı bir şekilde artıyor ki, kırk yıl içerisinde ikiye katlanmış olacak.