Examples of using "Käskin" in a sentence and their turkish translations:
Ona durmasını söyledim.
Burada kalmanı söyledim.
Burada kal dedim.
Sana belgeyi imzalamanı söyledim.
Sana Tom'u dikkatle izlemeni söyledim.
Yaklaşma dedim!
Spor salonu üyeliğini iptal etmeni sana söylediğimi düşündüm.
Onun bulunduğu yerde sana ondan bahsetmemeni söyledim.
Almanı istediğim şeyi aldın mı?
Tom'a gelmesini söyledim.
Çocuklara sessiz olmalarını söyledim, fakat onlar gürültülü olmaya devam ettiler.
Onlara bana bir bilet daha göndermelerini söyledim.