Examples of using "Jälkiä" in a sentence and their turkish translations:
Hiç iz bırakma.
Tom bir iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Karda taze izler var.
Ama en azından takip edebileceğimiz izler var.
Mağaranın derinliklerindeki kurt izlerini mi takip edelim?
"Tamam, bunlar öldürdüğü hayvanlar." Öldürdüğü hayvanlara, küçük izlere ve kumdaki kazılara baktım.
- O, bir iz bırakmadan gözden kayboldu.
- O hiçbir iz bırakmadan kayboldu.