Examples of using "”tietysti" in a sentence and their turkish translations:
- Elbette.
- Tabii ki.
- Besbelli ki!
Onu tabii ki özlüyorum. Ama...
Tabii ki, kasabada konserler vardı.
- Ben, elbette, savaşa karşıyım.
- Tabii ki de savaşa karşıyım.
Elbette Tom çocuklarını seviyor.
Açıkçası, ben biraz şaşkına döndüm.
"Beni seviyor musun?" "Tabii ki seviyorum."
- Evet, elbette.
- Evet, tabii ki de.
Tabii ki yaşam tarzımız Amerika'dan farklı.
Kesinlikle!
"Bu bir şaka mı?" "Tabii ki bu bir şaka!"
- Tabii ki!
- Besbelli ki!
- Ne yapmak istersen yapabilirsin tabii ki de.
- Ne yapmak isterseniz yapabilirsiniz tabii ki de.
- Yapmak istediğiniz her şeyi yapabilirsiniz, elbette.