Translation of "Watched" in Turkish

0.041 sec.

Examples of using "Watched" in a sentence and their turkish translations:

- Tom watched attentively.
- Tom watched intently.

Tom dikkatle izledi.

- Tom watched TV yesterday.
- Tom watched television yesterday.

- Tom dün televizyon izledi.
- Tom, dün TV izledi.

- I watched a flick.
- I watched a movie.

Bir film izledim.

- Tom watched Mary leave.
- Tom watched Mary walk off.
- Tom watched Mary walk away.
- Tom watched Mary walking away.

Tom Mary'nin uzaklaşmasını izledi.

We're being watched.

İzleniyoruz.

I'm being watched.

İzleniyorum.

Tom watched curiously.

Tom merakla izledi.

I watched you.

Seni izledim.

You're being watched.

Takip ediliyorsunuz.

I watched Tom.

Tom'u takip ettim.

Tom just watched.

Tom sadece izledi.

Tom watched admiringly.

Tom hayranlıkla izledi.

Tom watched anxiously.

Tom endişeyle izledi.

Tom watched approvingly.

Tom onaylayarak izledi.

Tom watched attentively.

Tom dikkatle izledi.

Tom watched carefully.

Tom dikkatlice izledi.

Tom watched closely.

Tom yakından izledi.

Tom watched impatiently.

Tom merakla izledi.

Tom watched intently.

Tom dikkatle izledi.

Tom watched Mary.

Tom, Mary'yi izledi.

Tom watched nervously.

Tom gergin biçimde izledi.

Tom watched quietly.

Tom sessizce izledi.

Tom watched silently.

Tom sessizce izledi.

Tom watched suspiciously.

Tom kuşkuyla izledi.

They all watched.

- Onların hepsi izledi.
- Hepsi izledi.

They watched intently.

Dikkatle izlediler.

I watched him.

Onu izledim.

I watched them.

Onları izledim.

I watched her.

Onu izledim.

I watched closely.

Ben yakından izledim.

I watched nervously.

Gergin biçimde izledim.

I watched curiously.

Ben merakla izledim.

I watched carefully.

Dikkatle izledim.

- I watched Tom do that.
- I watched Tom do it.

Tom'un bunu yapmasını izledim.

Tom watched them carefully.

- Tom onları dikkatli bir şekilde izledi.
- Tom onları dikkatlice izledi.

I watched TV yesterday.

Dün TV izledim.

Have you watched it?

Onu izledin mi?

Mary watched in fascination.

Mary hayranlık içinde izledi.

Tom watched Mary go.

Tom, Mary'nin gidişini izledi.

They watched Tom carefully.

Onlar dikkatlice Tom'u izledi.

Tom watched Mary carefully.

Tom Mary'yi dikkatle izledi.

Everyone watched Tom carefully.

Herkes Tom'u dikkatlice izledi.

She watched him swim.

O, onun yüzüşünü izledi.

I watched the movie.

Ben filmi izledim.

Tom watched a cartoon.

Tom bir çizgi film izledi.

I watched television yesterday.

Dün televizyon izledim.

We watched a movie.

Bir film izledik.

Tom watched from nearby.

Tom yakından izledi.

Tom watched Mary swim.

Tom Mary'nin yüzmesini izledi.

Tom watched in horror.

Tom dehşet içinde izledi.

Tom watched the news.

Tom haberleri izledi.

I watched it happen.

Onun olmasını izledim.

Tom watched Mary eat.

Tom Mary'nin yemesini izledi.

Are we being watched?

Biz izleniyor muyuz?

I watched Tom die.

Tom'un ölmesini izledim.

Tom is being watched.

Tom izleniyor.

I watched Tom carefully.

Tom'u dikkatlice izledim.

I watched Tom closely.

Tom'u yakından izledim.

I watched Tom leave.

Tom'un gidişini izledim.

I watched a documentary.

Bir belgesel izledim.

Tom watched Mary silently.

Tom sessizce Mary'yi izledi.

Tom watched the children.

Tom çocukları izledi.

Tom watched Mary leave.

Tom, Mary'nin gidişini izledi.

I watched a movie.

Ben bir film izledim.

We watched them carefully.

Biz onları dikkatle izledik.

Tom watched us carefully.

Tom bizi dikkatle izledi.

Tom watched me carefully.

Tom beni dikkatlice izledi.

They watched you carefully.

Onlar seni dikkatle izledi.

They watched him carefully.

Onlar onu dikkatle izledi

They watched her carefully.

Onlar onu dikkatle izledi.

I watched them carefully.

Onları dikkatle izledim.

I watched them leave.

Onların terk etmesini izledim.

I watched him leave.

Onun terk etmesini izledim.

I watched her leave.

Onun terk etmesini izledim.

I watched them die.

Onların ölmesini izledim.

I watched him die.

Onun ölmesini izledim.

I watched her die.

Onun ölmesini izledim.

I watched them closely.

Onları yakından izledim.

I watched him closely.

Onu yakından izledim.

I watched her closely.

Onu yakından izledim.

I watched him carefully.

Onu dikkatlice izledim.

I watched her carefully.

Onu dikkatlice izledim.

Everyone watched us carefully.

Herkes bizi dikkatlice izledi.

Everyone watched them carefully.

Herkes onları dikkatlice izledi.

Everyone watched me carefully.

Herkes beni dikkatlice izledi.

Everyone watched him carefully.

Herkes onu dikkatlice izledi.

Everyone watched her carefully.

Herkes onu dikkatlice izledi.

She watched him dance.

Onun dansını izledi.

She watched him eat.

O onun yemek yiyişini izledi.

Tom watched Mary dance.

Tom Mary'nin dans etmesini izledi.

We watched movies together.

Birlikte film izledik.

I've watched Tom carefully.

Tom'u dikkatlice izledim.

I watched the news.

Haberleri izledim.

Layla watched in shock.

Leyla şok içinde izledi.

Tom watched Mary work.

Tom, Mary'nin çalışmasını izledi.