Translation of "Surplus" in Turkish

We have a surplus.

Bizim bir fazlamız var.

We have a surplus of food.

Bizim yiyecek fazlalığımız var.

The company had a surplus of $2.371 million.”

Şirket 2 miiyon 371 bin dolarlık fazla verdi.'' - Bloomberg)

In contrast, there is a surplus of captivating biopics

Öte yandan, karanlık ve büyüleyici bir tarafa sahip,

I bought a backpack at the army surplus store.

Ordu fazlası mağazasında bir sırt çantası aldım.

That country has a trade surplus. It exports more than it imports.

O ülkenin ticaret fazlası var. O, ithalatından çok ihracat yapıyor.

Well, in the last 5 years Amazon has seen brought in a surplus of more than $15.5 billion.

Ve, Amazonun son 5 yılda 15.5 milyar dolardan fazla, fazla verdiği görüldü.