Translation of "Rabbits" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Rabbits" in a sentence and their turkish translations:

- Rabbits like to eat carrots.
- Rabbits like carrots.

Tavşanlar havuç yemeği severler.

- Can rabbits swim?
- Are rabbits able to swim?

Tavşanlar yüzebilir mi?

Tom has rabbits.

Tom'un tavşanları var.

Rabbits love carrots.

Tavşanlar havuç severler.

Rabbits can swim.

Tavşanlar yüzebilirler.

Rabbits breed quickly.

Tavşanlar hızla ürerler.

Rabbits like carrots.

Tavşanlar havuç sever.

- Rabbits have many offspring.
- Rabbits have a lot of offspring.

Tavşanların çok yavruları olur.

They're multiplying like rabbits.

Onlar tavşanlar gibi çoğalıyorlar.

Rabbits have big ears.

Tavşanların büyük kulakları vardır.

Rabbits are social animals.

Tavşanlar sosyal hayvanlardır.

Rabbits have many offspring.

Tavşanların çok sayıda yavrusu var.

The rabbits are timid.

Tavşanlar ürkektir.

Furry rabbits are so cute.

Kürklü tavşanlar çok sevimliler.

Rabbits are extremely social animals.

Tavşanlar son derece sosyal hayvanlardır.

Tom raises rabbits for meat.

Tom tavşanları et için yetiştirir.

Why are rabbits' ears big?

Neden tavşanların kulakları büyüktür?

Are rabbits able to swim?

Tavşanlar yüzebilir mi?

Rabbits like to eat carrots.

Tavşanlar havuç yemeği severler.

Are rabbits cuter than squirrels?

Tavşanlar sincaplardan daha şirin mi?

I raise rabbits for meat.

Ben et için tavşan yetiştiriyorum.

Tom used to raise rabbits.

Tom tavşanlar yetiştirirdi.

Most rabbits have long ears.

Çoğu tavşanın uzun kulakları vardır.

He baited the trap for rabbits.

Tavşanlar için tuzağa yem koydu.

Why do rabbits have long ears?

Neden tavşanların uzun kulakları var?

I must look after the rabbits.

Tavşanlara bakmalıyım.

Why do rabbits have big ears?

- Neden tavşanların uzun kulakları vardır?
- Tavşanların neden büyük kulakları vardır?

Tom raises rabbits and sells them.

Tom tavşanları yetiştirir ve onları satar.

Tom raised rabbits and sold them.

Tom tavşanları yetiştirdi ve onları sattı.

The hunter hunted rabbits with his dog.

Avcı tavşanları köpeğiyle avladı.

Rabbits are related to beavers and squirrels.

Tavşanlar kunduz ve sincaplarla akrabadır.

Rabbits have long ears and short tails.

Tavşanların uzun kulakları ve kısa kuyrukları vardır.

Tom and Mary raise rabbits for meat.

Tom ve Mary et için tavşan yetiştirmektedir.

Overnight the rabbits had obliterated Tom's garden.

Gece boyunca tavşanlar Tom'un bahçesini yok etmişti.

Tom built a trap to catch rabbits.

Tom tavşan yakalamak için bir tuzak hazırladı.

Tom saw some rabbits in his backyard.

- Tom arka bahçesinde birkaç tavşan gördü.
- Tom arka bahçesinde bazı tavşanlar gördü.

How frequently the technician interacted with the rabbits.

teknisyenin tavşanlarla olan etkileşim sıklığı olabileceğini düşündüler.

Wild rabbits can be seen in the forest.

Yabani tavşanlar ormanda görülebilirler.

- Rabbits are social animals.
- Bunnies are social animals.

Tavşanlar sosyal hayvanlardır.

Tom kept a pair of rabbits for breeding.

Tom yetiştirmek için bir çift tavşan besledi.

Tom remembered the rabbits he used to raise.

Tom yetiştirdiği tavşanları hatırladı.

The sentences proliferate like rabbits. But it's good.

Cümleler tavşan gibi çoğalır. Ama bu iyi.

I saw several rabbits on the way home.

Eve giderken birkaç tavşan gördüm.

- I cared for the rabbits when I was at school.
- I looked after the rabbits when I was at school.

Okula gittiğim zamanlar tavşan beslemiştim.

A person who chases two rabbits won't catch either.

İki tavşanı kovalayan bir kişi de yakalayamaz.

We have four rabbits, and one of them bites.

Dört tavşanımız var ve bunlardan biri ısırıyor.

- A rabbit has long ears.
- Rabbits have long ears.

- Bir tavşanın uzun kulakları vardır.
- Tavşanların uzun kulakları vardır.

You can see some wild rabbits in the forest.

Bazı yabani tavşanları ormanda görebilirsiniz.

All five rabbits were eaten by the hungry wolves.

Beş tavşanın hepsi aç kurtlar tarafından yenildi.

I can't tell the difference between sharks and rabbits.

Köpekbalıkları ve tavşanlar arasındaki farkı anlatamam.

I unlocked the cage and let the rabbits out.

Kafesin kilidini açtım ve tavşanların dışarı çıkmasına izin verdim.

Tom and Mary fucked like rabbits all night long.

Tom ve Mary sabaha kadar hunharca sikiştiler.

- I love rabbits ... with French fries and a good glass of wine.
- I love rabbits ... with chips and a good glass of wine.

Patates kızartması ve bir bardak iyi şarapla birlikte tavşanları severim.

The boy has four rabbits, two male and two female ones.

Çocuğun dört tavşanı var, ikisi erkek ikisi dişi.

Would you be able to feed my rabbits while I'm away?

Ben uzaktayken tavşanlarımı besler misin?

Had 60 percent less aortic disease than rabbits in the other group,

diğer gruba göre yüzde 60 daha az aortic hastalık geliştirdi,

Tom is the only boy Mary knows who is afraid of rabbits.

Tom Mary'nin tanıdığı tavşanlardan korkan tek çocuktu.

Tatoeba: Where debates are hotter than two rabbits making babies in a sock!

İşte tartışmaların çorap içinde düzüşen tavşanlardan daha sıcak geçtiği yer: Tatoeba!

Two rabbits, a white rabbit and a black rabbit, lived in a large forest.

İki tavşan, bir beyaz tavşan ve bir siyah tavşan, büyük bir ormanda yaşadılar.

Two small rabbits, a white rabbit and a black rabbit, lived in a large forest.

İki küçük tavşan, beyaz tavşan ve siyah tavşan, büyük bir ormanda yaşadılar.

I shoot the rabbits in my garden with a squirt gun to keep them away from the vegetables.

Onları sebzelerden uzak tutmak için bahçemdeki tavşanları bir su tabancası ile vurdum.

Man is the only creature that consumes without producing. He does not give milk, he does not lay eggs, he is too weak to pull the plough, he cannot run fast enough to catch rabbits.

İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, pulluğu çekmek için çok zayıf, tavşanları yakalamak için yeterince hızlı koşamaz.

- You can't eat your cake and have it.
- You can't have your cake and eat it too.
- You can't have your cake and eat it.
- You cannot eat your cake and keep it.
- A person who chases two rabbits won't catch either.

İki tavşanı kovalayan bir kişi de yakalayamaz.