Examples of using "Pigeon" in a sentence and their turkish translations:
O enayidir.
Ben ayakları içe basanım.
O güvercin parmaklı.
Güvercin ötüyor.
Tom güvercin ayak.
Güvercin uçup gitti.
Ben bir güvercin gibi ötüyorum.
Güvercin kafese uçtu.
Güvercin pencereden uçtu.
O adam güvercin-parmaklı yürüyor.
Arabam güvercin pisliği ile kaplı.
Arabam güvercin pisliği ile kaplı.
Balkonda güvercin ötüyor.
Havaya atılan hedefi vurman gerekiyor.
Güvercin, barışın sembolüdür.
- Arabam güvercin pisliği ile kaplı.
- Arabam güvercin dışkısıyla kaplıdır.
Hiç yavru güvercin gördün mü?
Bir güvercin arasındaki fark nedir?
O güvercin, San Francisco'dan New York'a uçtu.
Ben bir güvercin gibi ötemem. Ben bir şahinim.
Bu güvercin San Francisco'dan New York'a uçtu.
Ah, sevgili güvercin, keşke seninki gibi kanatlarım olsa!
Güvercin yarışı neredeyse 2000 yıl geriye uzanan bir spordur.
Güvercin ve deve kuşu her ikisi de kuştur; biri uçabilir ve diğeri uçamaz.
Güvercin yeryüzüne hızla uçtu. O bir hindiden çok daha büyüktü.