Translation of "Pig" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Pig" in a sentence and their turkish translations:

You pig!

Seni domuz!

He's pig-headed.

- O inatçıdır.
- O domuz kafalıdır.
- O kalın kafalıdır.

You're a pig.

Sen bir domuzsun.

The pig grunts.

Domuz homurdanıyor.

- Don't eat like a pig.
- Don't eat like a pig!

Domuz gibi yeme.

You're such a pig.

Böyle bir domuzsun.

You're a lying pig.

- Yalancı domuz.
- Hınzır bir yalancısın.

The pig is pink.

Domuz pembedir.

Don't be a pig.

Bir aynasız olmayın.

Tom is a pig.

- Tom bir aynasızdır.
- Tom bir domuzdur.

Tom is a pig!

Tom bir domuz!

Tom is pig-headed.

- Tom inatçı.
- Tom dik kafalı.

Tom ate like a pig.

Tom bir domuz gibi yedi.

Don't touch me, you pig!

Bana dokunma, seni domuz!

She eats like a pig.

O bir domuz gibi yer.

Tom called me a pig.

Tom bana domuz dedi.

He eats like a pig.

O bir domuz gibi yiyor.

I bought the pig yesterday.

Dün domuz satın aldım.

The pig is growing fat.

Domuz şişmanlıyor.

Tom eats like a pig.

- Tom bir domuz gibi yiyor.
- Tom bir domuz gibi yer.

Tom says I'm pig-headed.

- Tom domuz kafalı olduğumu söylüyor.
- Tom dik kafalı olduğumu söylüyor.

I called Tom a pig.

Tom'a domuz dedim.

Sami smelt like a pig.

Sami bir domuz gibi kokuyordu.

Tom has a pet pig.

Tom'un bir evcil domuzu var.

- I've been told that I'm a pig.
- I've been told I'm a pig.

Bana domuz dediler.

There's a pig in the sty.

Ahırda bir domuz var.

An aardvark looks like a pig.

Bir karıncayiyen bir domuza benziyor.

You're sweating like a pig, Tom.

Bir domuz gibi terliyorsun, Tom.

Tom is sweating like a pig.

Tom bir domuz gibi terliyor.

Tom is a pig-headed fool.

Tom domuz kafalı bir aptal.

Tom has always been a pig.

Tom her zaman bir domuzdu.

I called Tom a fat pig.

Tom'a şişman domuz dedim.

I called him a fat pig.

Ona şişman domuz diye hitap ettim.

I called her a fat pig.

Ben ona şişman bir domuz dedim.

A hungry pig dreams of acorns.

Aç domuz meşe palamutları hayal eder.

Tom is such a disgusting pig.

Tom çok iğrenç bir domuzdur.

- I used to eat like a pig.
- I was used to eating like a pig.

Domuz gibi yemeye alışkındım.

Mary got a Guinea pig for Christmas.

Mary, Noel için bir kobay aldı.

Tom accused Mary of being pig-headed.

Tom Mary'yi dik başlı olmakla suçladı.

He used me as a guinea pig.

O beni bir kobay gibi kullandı.

I used to eat like a pig.

Bir domuz gibi yerdim.

It's not a pig; it's a monkey.

- Bu bir domuz değil; o bir maymun.
- O bir domuz değil, maymun.

No part of the pig is wasted.

Domuzun hiçbir parçası boşa gitmedi.

Tom says I eat like a pig.

Tom bir domuz gibi yediğimi söylüyor.

That's a beginning: goat, sheep, cattle, and pig.

Bu bir başlangıç: Keçi, koyun, sığır ve domuz.

Fox, lion and pig descending to the city

şehre inen tilki, aslan ve domuz

I bought a pig in a poke yesterday.

Dün malı görmeden satın aldım.

Tom didn't volunteer to be a guinea pig.

Tom bir kobay olmak için gönüllü değildi.

Out of consideration to the pig farming industry the name 'pig influenza' has been changed into 'influenza A(H1N1)'.

Domuz yetiştiriciliği endüstrisini dikkate almazsak 'domuz gribi' adı 'A gribi (H1N1) olarak değişti.

Sometimes the best pork comes from a bad pig.

Bazen iyi bir domuz eti kötü bir domuzdan gelir.

And you see that in the guinea pig picture,

Ve bunu kobay faresi resminde görüyorsunuz,

Goat in the Taurus Mountains, and pig in the Tigris basin.

yapıldığını teşhis edebiliyorlar.

Mary can't stand Tom's boss, because he's a male chauvinist pig.

- Mary Tom'un patronuna katlanamıyor, çünkü o erkek bir şovenist domuz.
- Meryem Tom'un patronuna katlanamıyor, çünkü o erkek şovenisti bir domuz.

The spell was broken and the pig turned into a man.

Büyü bozuldu ve domuz, bir adama dönüştü.

Tom eats like a pig and he looks like one, too.

Tom bir domuz gibi yiyor ve o da bir domuz gibi görünüyor.

Once she got confused because a female journalist called a fat pig

bir keresinde kadın bir gazeteciye şişman domuz dediği için ortalık karıştı

A pig will wallow in the mud in order to cool down.

Bir domuz serinlemek için çamurda yuvarlanır.

If you pig out every day, you're sure to gain too much weight.

Her gün domuz gibi yersen elbette çok kilo alırsın.

Never wrestle with pigs. You both get dirty and the pig likes it.

Sakın domuzlarla güreş tutma. Hem kirlenirsin hem de domuz bundan hoşlanır.

When I was a kid, there was a black pig in a pen beside our house.

Ben çocukken, evimizin yanındaki bir ağılda siyah bir domuz vardı.

Her night vision is seven times better than a pig's. They're oblivious to approaching danger. -[dog barking] -[pig snorting]

Gece görüşü domuzunkinden yedi kat daha iyi. Yaklaşmakta olan tehlikeden bihaberler.

[Pepe] Give me another kilo of ground beef. It is never too much. Two chacareritos. -This dog is more expensive than a pig. -[man laughing]

Bana bir kilo daha kıyma ver. Fazla gelmez. İki de chacarerito. Bu köpeği beslemek, domuz beslemekten pahalı.

The twelve Chinese zodiac signs are the rat, the ox, the tiger, the rabbit, the dragon, the snake, the horse, the sheep, the monkey, the rooster, the dog, and the pig.

On iki Çin burcu, fare, öküz, kaplan, tavşan, ejderha, yılan, at, koyun, maymun, horoz, köpek ve domuzdur.