Translation of "Operating" in Turkish

operating in the pitch black.

Zifiri karanlıkta ava çıkmış.

What's your favorite operating system?

Favori işletim sistemin nedir?

What's the best operating system?

En iyi işletim sistemi hangisi?

Carry her to the operating room.

Onu ameliyathaneye taşı.

Tom died on the operating table.

Tom ameliyat masasında öldü.

Which operating system is the best?

Hangi işletim sistemi en iyisidir?

What operating system do you use?

Hangi işletim sistemini kullanıyorsun?

I never update my operating system.

İşletim sistemimi asla güncellemem.

Often operating on fewer than five acres.

kadınlar besinin yüzde 60 ile 80'ini üretiyor.

We're operating in Haiti and the Philippines.

Haiti ve Filipinler'de faaliyet gösteriyoruz.

Tom is still on the operating table.

Tom hâlâ ameliyat masasında

We need to cut down operating costs.

İşletme maliyetlerini kısmamız gerekir.

Just operating off the light from reflected surfaces."

kapatarak yarım saat geçirdiniz."

You know, Google has an operating system Android.

Hani Google'ın bir işletim sistemi varya Android.

Macintosh is a type of computer operating system.

Macintosh bir bilgisayar işletim sistemi türüdür.

They cannot get the operating system to work.

Onlar işletim sistemini çalışmaya başlatamıyorlar.

Tom was lying unconscious on the operating table.

Tom ameliyat masasında, baygın hâlde yatıyordu.

Which operating system is used on your computer?

Bilgisayarınızda hangi işletim sistemi kullanılıyor?

- Tom said Mary almost died on the operating table.
- Tom said that Mary almost died on the operating table.

Tom neredeyse Mary'nin ameliyat masasında öldüğünü söyledi..

It is operating exactly the way it was designed.

Tam olarak tasarlandığı şekilde işlemeye devam ediyor.

This new operating system is literally a Trojan horse.

Bu yeni işletim sistemi tam anlamıyla bir Truva atıdır.

I didn't like the interface of that operating system.

O işletim sisteminin arayüzünü beğenmedim.

At that time she was engaged in operating a tractor.

O, o zaman bir traktörü işletmekle meşguldü.

Windows is the most used operating system in the world.

- Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
- Windows dünyada en çok kullanılan işletim sistemidir.

Linux is a free operating system; you should try it.

Linux ücretsiz bir işletim sistemidir, denemelisiniz.

Linux is not an operating system, but only a kernel.

Linux bir işletim sistemi değil yalnızca bir çekirdektir.

They have announced a new version of their operating system.

İşletim sisteminin yeni bir sürümünü duyurdular.

They are working on the next version of their operating system.

İşletim sisteminin bir sonraki sürümü üzerinde çalışıyorlar.

Anyway, four or five days later, we were operating on the street.

Ama en önemlisi, dört beş gün sonra tekrar sokağa, eylemlere dönmüştük.

This is like a giant underwater brain operating over millions of years.

Milyonlarca yıldır çalışan dev bir su altı beyni gibi.

My friend is designing a user interface for the new operating system.

Arkadaşım yeni işletim sistemi için bir kullanıcı arayüzü tasarlıyor.

Operating a dance club after midnight is illegal according to Japanese law.

Gece yarısından sonra bir dans kulübü çalıştırmak Japon hukukuna göre yasal değildir.

You can't turn the heat off as long as the system is operating.

Sistem çalıştığı sürece ısıtmayı kapatamazsın.

Hurt some desert was the United Arab Emirates operating since the seventies of the

ülkeleri vururken , BAE geçen yüzyılın yetmişli yıllarından beri

- Take her to surgery.
- Carry her to the operating room.
- Take her to the OR.

Onu operasyon odasına götür.

The N8 will be the first device by Nokia with the Symbian^3 operating system

N8, Nokia'nın Symbian 3 işletim sistemi kullanan ilk aygıtı olacak.