Translation of "Maiden" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Maiden" in a sentence and their turkish translations:

- What is your maiden name?
- What's your maiden name?

Kızlık soyadın ne?

What's Mary's maiden name?

Mary'nin kızlık soyadı ne?

- What's your mother's maiden name?
- What is your mother's maiden name?

- Annenin kızlık soyadı nedir?
- Annenizin kızlık soyadı nedir?

- What's your wife's maiden name?
- What is your wife's maiden name?

Karınızın kızlık soyadı nedir?

Mary's maiden name is Jackson.

Mary'nin kızlık soyadı Jackson'dur.

Bakir is Layla's maiden name.

Bekir, Leyla'nın kızlık soyadıdır.

Jackson is Mary's maiden name.

Jackson, Mary'nin kızlık soyadı.

Jackson is Tom's mother's maiden name.

Jackson, Tom'un annesinin kızlık adıdır.

This is our ship's maiden voyage.

Bu, gemimizin ilk yolculuğu.

I don't remember Mary's maiden name.

Mary'nin kızlık soyadını hatırlamıyorum.

The Titanic sunk on its maiden voyage.

Titanik, geminin ilk seferinde battı.

Mary went back to using her maiden name.

Mary tekrar kızlık adını kullanmaya başladı.

What does Iron Maiden have to do with politics?

Iron Maiden'ın politika ile ne alakası var?

My first name is Mary and Poppins is my maiden name.

İlk adım Mary'dir, Poppins ise benim kızlık soyadım.

IRON MAIDEN is the only rock band with its own private jet.

IRON MAIDEN kişisel jeti olan tek rock gurubu.

At the noise, a window opened and a lovely maiden looked out.

Gürültüde, bir pencere açıldı ve güzel bir kız dışarı baktı.

The Titanic sank on her maiden voyage. She was a large ship.

Titanik ilk seferinde battı. O büyük bir gemiydi.

IRON MAIDEN Singer BRUCE DICKINSON's CARDIFF AVIATION Signs On To Manage National Carrier

IRON MAIDEN vokalisti BRUCE DİCKİNSON'un CARDİFF HAVACILIĞI Cibuti'nin Ulusal Nakliye Şirketini işletmek için

We could say that Iron Maiden has landed in Djibouti but, in this case, they didn’t

Iron Maıden Cibuti'ye teker koydu diyebiliriz. Ancak bu durumda, sahneye çıkmak

The beautiful maiden sat on the top of the rock and combed her golden hair in the sunshine.

Güzel genç kız kayanın tepesine oturdu ve güneşte altın rengi saçlarını taradı.

When any pretty maiden came near the castle, she was changed into a bird, and the fairy put her into a cage, and hung her up in a chamber in the castle.

Güzel bir kız kale yakınına geldiğinde, bir kuşa dönüştürüldü ve peri ona bir kafese koydu ve kale içindeki bir odaya astı.