Examples of using "Ketchup" in a sentence and their turkish translations:
Bu ketçap değil.
Ketçap nerede?
Ketçapı uzat.
Ketçabı severim.
Bunun ketçap olmadığını biliyorum.
Tom ketçapı unuttu.
Biraz ketçap var mı?
Ketçabın yoğun olması gerekir.
Ben Ketçap almayı unuttum.
Ketçapı uzatın lütfen.
Mayonezi ketçapla karıştırıyorum.
Ketçapla kuskus yer.
Ketçabı nereye koydun?
Marc, ketçap istiyor musun?
Ketçaplı patates kızartmasını severim.
Hiç ketçabımız kalmadı.
Yüzünde ketçap var.
Kravatına biraz ketçap döktün.
Tom neredeyse her şeye ketçap koyar.
- Bu ketçap markasını sevmiyorum.
- Bu marka ketçaptan hoşlanmıyorum.
Hiç ketçaplı yumurta yedin mi?
Makarnayı ketçaplı yemeyi tercih eder.
Makarnayı ketçapla yemeyi tercih eder.
Ayrıca ketçap almak istiyorum.
Birçok kişi ketçap olmadan bir yemek hayal bile edemiyor.
Tom ketçaplı patates kızartması yemeği tercih ediyor.
Ben de ketçabı buzdolabına koydum.
Hardallı ve ketçaplı iki sosisli sandviç alacağım.
Lütfen bana hardal ve ketçaplı iki sosisli sandviç verin.
Tom genellikle sosisli sandviçlerinin üzerine hardal ve ketçap koyar.
Bir kilo ketçap, iki kilo domatese karşılık gelir.
Tom bana hamburgerimin üstüne biraz ketçap isteyip istemediğimi sordu.