Examples of using "Headquarters" in a sentence and their turkish translations:
Ana merkezlerimiz Boston'da.
Yeni merkezimiz Tokyo'dadır.
Yeni merkezlerimiz Boston'da.
Genel Merkezimiz Boston'da kalacak.
Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
Ben acil olarak karargaha çağrıldım.
Şirket merkezi Paris'tedir.
Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
Şirket merkezi Los Angeles'ta.
Tom polis karakoluna götürüldü.
Karargahta birkaç gönüllü asker var.
Lee'nin karargahında askerlerden oluşan bir kalabalık bekledi.
Tom tutuklandı ve hemen merkeze götürüldü.
Tutuklanıp doğruca emniyete götürüldü.
Örneğin, Unilever burada, Mil Kare'de ana merkezi var.
Birleşmiş Milletler merkezinde dünya bayrakları gururla dalgalanıyor.
Her kararı eleştirerek Fransız karargahında zehirli bir atmosfer yaratılmasına yardımcı oldu.
Paris'ten Rus İmparatoruna yazdı Alexander, Allied karargahında
Endülüs valisi olarak atanan Soult, bölgeyi Seville'deki karargahından soğuk bir verimlilikle
bölgeler. Buradaki amaç ise o şirketleri Güney Amerika