Translation of "Gun" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Gun" in a sentence and their turkish translations:

- Drop the gun.
- Drop the gun!

Silahını bırak!

- Give me the gun.
- Hand me the gun.
- Hand the gun to me.

Bana silahı ver.

- Put your gun down.
- Put down your gun.

Silahını indir.

- Put that gun down.
- Put down that gun.

O silahı yere koy.

- Sami bought a gun.
- Sami purchased a gun.

Sami bir silah satın aldı.

Drop your gun!

Silahını bırak.

Use your gun.

Silahını kullan.

Where's your gun?

Silahın nerede?

Tom's gun misfired.

- Tom'un silahı ateş almadı.
- Tom'un silahı tekledi.

My gun jammed.

Silahım tutukluk yaptı.

- Sami drew his gun.
- Sami pulled out his gun.

Sami silahını çekti.

- Tom whipped out his gun.
- Tom pulled out his gun.

Tom silahını çıkardı.

She shot a gun.

O bir silah sıktı.

Who touched my gun?

Silahıma kim dokundu?

Jenny has a gun.

Jenny'nin bir silahı var.

The gun is jammed.

Silah tutukluk yaptı.

Give me your gun.

Bana silahını ver.

Who has the gun?

Kimin silahı var?

The gun isn't loaded.

Silah yüklü değil.

Put the gun down.

Silahı bırak.

Give me the gun.

Bana silahı ver.

Throw down your gun.

Silahını yere at.

Is that gun loaded?

Şu silah dolu mu?

He has a gun.

Onun bir silahı var.

Tom fired his gun.

Tom silahını ateşledi.

I fired the gun.

Silahı ateşledim.

I have a gun.

Bir silahım var.

I've got a gun.

Bir silahım var.

Give Tom the gun.

Silahı Tom'a ver.

Pick up the gun.

Silahı al.

Tom raised his gun.

Tom silahını kaldırdı.

Give me that gun.

Bana o silahı ver.

Give me a gun.

Bana bir silah ver.

Put the gun away.

Silahı bir kenara bırak.

Put that gun down.

O silahı yere koy.

Put that gun away.

Silahı bir kenara koy.

Tom bought a gun.

- Tom bir silah satın aldı.
- Tom bir tabanca satın aldı.

The gun was Tom's.

Silah Tom'undu.

Tom loaded his gun.

Tom silahını doldurdu.

Tom lowered his gun.

Tom, silahını indirdi.

Tom has a gun.

Tom'un silahı var.

Tom had a gun.

Tom'un bir silahı vardı.

Give us the gun.

Bize silahı ver.

Give them the gun.

Onlara silahı ver.

Give him the gun.

Ona silah ver.

Give her the gun.

Ona silahı ver.

Dan's gun was missing.

Dan'in silahı kayıptı.

Tom stole a gun.

Tom bir silah çaldı.

There were gun shots.

Silah sesleri vardı.

Who fired the gun?

Silahı kim ateşledi?

Is your gun loaded?

Silahın yüklü mü?

Tom unholstered his gun.

Tom silahını kılıfından çıkardı.

Tom reloaded his gun.

Tom silahını yeniden doldurdu.

Tom carried a gun.

Tom bir silah taşıdı.

The gun went off.

Silah bozuldu.

Tom saw the gun.

Tom silahı gördü.

The gun wasn't loaded.

Silah dolu değildi.

Tom's gun is missing.

Tom'un silahı kayıp.

I stole a gun.

Ben bir silah çaldım.

Layla bought a gun.

Leyla bir silah satın aldı.

Put down your gun.

Silahını yere koy.

Tom lost his gun.

Tom silahını kaybetti.

Sami touched the gun.

Sami silaha dokundu.

Sami purchased a gun.

Sami bir silah satın aldı.

Sami hid the gun.

Sami silahı gizledi.

Sami fired the gun.

Sami silahı ateşledi.

Sami fired his gun.

Sami silahını ateşledi.

Tom drew his gun.

Tom silahını çekti.

- It could've been a gun.
- It could have been a gun.

Bir silah olabilirdi.

- Can I have my gun back?
- Can I get my gun back?

Silahımı geri alabilir miyim?

- Tom unholstered his gun.
- Tom pulled his gun out of its holster.
- Tom pulled his gun out of his holster.
- Tom removed his gun from his holster.

Tom silahını kılıfından çıkardı.

He laid down the gun.

O silahı yere bıraktı.

Do you own a gun?

Bir silahın var mı?

Get rid of the gun.

Silahtan kurtul.

Tom started loading the gun.

Tom silahını yüklemeye başladı.

Tom put his gun down.

Tom silahını indirdi.

Is that a gun rack?

O bir tüfek rafı mı?

It looked like a gun.

Bir silah gibi görünüyordu.

The guy had a gun.

Adamın bir silahı vardı.

I don't wear a gun.

Ben silah taşımıyorum.

Step away from the gun.

Silahtan uzak dur.

He keeps this gun loaded.

O, bu silahı yüklü bulundurur.

I said drop your gun!

Silahını bırak dedim!

Tom was reloading his gun.

Tom silahını yeniden yüklüyor.

I'll get you a gun.

Sana bir silah edineceğim.

Did Tom have a gun?

Tom'un bir silahı var mıydı?

You won't need a gun.

Bir silaha ihtiyacın olmayacak.

Tom reached for his gun.

- Tom silahına uzandı.
- Silahını almak için elini uzattı.
- Silahını almak üzere uzandı.
- Tom silahına sarıldı.

Did you buy a gun?

Bir silah satın aldın mı?

Just give me your gun.

Sadece bana silahını ver.

Just give me the gun.

Sadece bana silahı ver.

Just give me my gun.

Bana hemen tüfeğimi ver.

Tom keeps his gun loaded.

Tom silahını yüklü tutar.

He doesn't have a gun.

Onun bir silahı yok.

Actually, the gun isn't loaded.

Aslında silah yüklü değil.

Tom pulled out his gun.

- Tom silahını çıkardı.
- Tom emaneti çıkardı.

Tom doesn't have a gun.

Tom'un bir silahı yok.

You don't need a gun.

Bir tabancaya ihtiyacın yok.