Examples of using "Donuts" in a sentence and their turkish translations:
Tatlı çörekleri severim.
Sen çörek getir.
O, reçelli çöreği seviyor.
Birkaç çöreğim var.
Tom jöleli çöreği sever.
Tom üç donut yedi.
Tom bir düzine çörek aldı.
Üç tane tarçınlı çörek alabilir miyim?
Tom çok sayıda jöleli börek yedi.
Kaç tane tatlı çörek istiyorsun?
Neden biraz çörek almıyoruz?
Her pazar kiliseden sonra şekerli çörek satın alırım.
O bir çayın içine simit daldırmayı seviyor.
Çörekleri almak için kimin sırası?
- Sami sana birkaç donut almaya gitti.
- Sami sana donut almaya gitti.
- Tom donut almaya dışarı gitti.
- Tom donut almak için dışarı çıktı.
Her sabah çörek yemeni istemiyorum.
Tom'un kaç tane tatlı çörek yediğini düşünüyorsun?
Tom asla Mary'nin bütün börekleri yemesini beklememişti.
Tom, Mary'nin bütün lokmaları yemeyeceğini umuyor.
Daha fazla çörek var mı?
Tom her iki çöreği de yemek istiyordu ama birini Mary'ye verdi.
Bir düzine tatlı almak istiyorum.