Translation of "Disagreed" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Disagreed" in a sentence and their turkish translations:

Who disagreed?

- Kim aynı fikirde değildi?
- Kim katılmadı?

Tom disagreed.

- Tom aynı fikirde değildi.
- Tom katılmadı.

I disagreed.

Karşı çıktım.

Sami disagreed.

Sami karşıt görüşteydi.

No one disagreed.

Kimse aynı fikirde değildi.

Several delegates disagreed.

- Bazı delegeler itiraz etti.
- Bazı delegeler katılmadı.

Even though we disagreed.

anlamamızı sağladı.

Tom disagreed with Mary.

Tom Mary ile aynı fikirde değildi.

John Rutledge disagreed strongly.

John Rutledge şiddetle karşı çıktı.

- Tom told me he disagreed.
- Tom told me that he disagreed.

Tom bana aynı fikirde olmadığını söyledi.

- I told Tom that I disagreed.
- I told Tom I disagreed.

Tom'a katılmadığımı söyledim.

He disagreed with his father.

O babasıyla aynı fikirde değildi.

The food disagreed with him.

Yemek ona yaramadı.

Tom disagreed with the decision.

Tom karara katılmadı.

Tom disagreed on that point.

Tom o konuda farklı fikirdeydi.

No one disagreed with Tom.

Herkes Tom'a katıldı.

The food disagreed with Tom.

Yiyecek Tom'a dokundu.

Tom disagreed with his father.

Tom babasıyla aynı fikirde değildi.

Sami disagreed with Layla's ideas.

Sami, Leyla'nın fikirlerine katılmıyordu.

- Tom said he disagreed with Mary.
- Tom said that he disagreed with Mary.

Tom Mary'ye katılmadığını söyledi.

Tom disagreed with Mary about many things.

Tom Mary ile birçok şey hakkında aynı fikirde değildi.

Something I ate yesterday disagreed with me.

Dün yediğim bir şey bana dokundu.

Many people disagreed with the judge's decision.

Birçok kişi yargıcın kararı ile aynı fikirde değildi.

The stew must have disagreed with me.

Güveç bana yaramamış olmalı.

Tom disagreed with Mary on that point.

- Tom o konuda Mary ile anlaşamadı.
- Tom o konuda Mary ile aynı fikirde değildi.

Bill disagreed with his classmates on every subject.

Bil her konuda sınıf arkadaşları ile aynı fikirde değildi.

- This is the first time I've ever disagreed with Tom.
- This is the first time that I've ever disagreed with Tom.

Bu benim Tom'dan ilk farklı düşünüşüm.