Examples of using "Complete" in a sentence and their turkish translations:
- Onu tamamla.
- Onu bitir.
Bu tam bir felaket.
Cümleyi tamamla.
- Her şey tam.
- Hepsi tam.
O tam bir saçmalık.
Anketi tamamlayın.
Tam mı?
Tam bir futbol hastası
Artık ölsem de gam yemem.
Ben tam bir aptalım.
- Tamamen bir çakma.
- Tamamen bir yalan.
Lütfen ev ödevini tamamla.
Tam bir sessizlik vardı.
Benim mutluluğum tamamlandı.
Tam cümleler istiyoruz.
Umarım o tamdır.
Diyalogları doldurun.
- Lütfen cümleleri tamamlayın.
- Lütfen cümleleri tamamla.
Birinci aşama tamamlandı.
Ekip tamdı.
Bu tamamen delilik!
Soruşturma tamamlandı.
İndirme tamamlandı.
Ne fiyasko ama!
- Lütfen bu cümleyi tamamlayın.
- Lütfen bu cümleyi tamamla.
Modifikasyonlar tamamlandı.
Onlar tüm formlarda içkiden uzak durmayı savunuyor.
O, tam bir alay konusu.
O tam bir alay konusu.
Onlar tam bir alay konusu.
Biz tam bir alay konusuyuz.
Bu tam bir alay konusu.
Sen tam bir aptalsın.
Araştırmalar tamamlandı.
Dönüşüm tamamlandı.
Tam şeffaflık istiyoruz.
Kurulum tamamlandı.
Başlangıcınız tamamlandı.
Tam bir kargaşaydı.
O tam bir manyak.
İşim henüz tam değildir.
O tamamen bir salak.
Ancak Bayazid tam bir zafer kazandı.
tam bir fenomendi aslında
O tam bir fiyaskoydu.
Onun çalışması şimdi tam.
- Benim ev ödevi neredeyse tam.
- Ev ödevim neredeyse hazır.
Bu tamamen bir fiyaskoydu.
O tam bir başarıydı.
Tom görevini tamamlayabilir mi?
Bu tablo henüz tam değil.
Bill tam bir geri zekalı.
Tom tam bir yabancı.
Tom tam bir aptal.
Tam bir değerlendirme istiyoruz.
Sizinle tam bir işbirliği içinde olacağız.
Seninle tamamlayamam.
Tam sessizlik içinde oturduk.
Bu tam bir sürprizdi.
Birinci aşama bitti.
Tam bir felaketti.
Bütün bir cümle yazın lütfen.
Aşağıdaki formülü tamamlayın.
Kurulum şimdi tamamlandı.
O tamamen bir yanlış anlamaydı.
Tom ev ödevini tamamlamadı.
Çay seti tam değil.
Bu çay takımı tam mı?
Sen tam bir aptal mısın?
- Haydi bu resmi çabucak tamamlayalım.
- Çabucak bu resmi tamamlayalım.
O tam bir hükümdardır.
Yakında eğitimimi tamamlayacağım.
Tom derecesini tamamlamadı.
Fadıl tam bir ateistti.
Sami tam bir şok içindeydi.
- Sami tam bir aptal.
- Sami tam bir idiot.
- Tom'un başladığı şeyi bitireceğim.
- Tom'un başladığı işi tamamlayacağım.
Tom işi tamamlayamadı.
Tamamlamamız gereken bir görev var.
Tam bir kanıt olmasada
Biliyorsun, belli ki tam bir kurgu.
Hazırlıkları ne zaman bitireceksin?
Proje tam bir hataydı.
Tom Mary'ye tamamen sadıktı.
Söylediğin tam bir saçma.
Yarın için hazırlıklar tamam mı?
Hiçbir yemek ekmek olmadan tam değildir.
Tamamlayacak bir görevim var.
Tom'a tam bir güvenim var.
Sana güvenim tam.
Tom'a tam bir inancım var.
Sana inancım tam.
Ben sadece senin tam bağlılığını talep ediyorum.
Tamamlaman gereken bir iş var.
- Oylamanı tamamlamak önemlidir.
- Oy pusulanızı doldurmanız önemlidir.
Tom'un işinin bitmesine daha çok var.
O konser tam bir hayal kırıklığıydı.
Ameliyat tam bir başarıydı.
Tom, Shakespeare'in tüm eserlerini okudu.