Examples of using "Geleden" in a sentence and their turkish translations:
Son zamanlarda.
Üç yıl önce
100 yıl önce ABD'de
bu devrim
Dokuz yıl önce.
Tom acı çekti mi?
- O ne kadar önceydi?
- Bu ne kadar süre önceydi?
Yaklaşık 200 yıl önce,
O ne kadar önceydi?
O uzun zaman önce oldu.
Çok uzun zaman oldu.
O uzun zaman önceydi.
- O yıllar önce oldu.
- O onlarca yıl önce oldu.
Onlar yeterince acı çekti.
Uzun süre oldu.
İki gün önce yağmur yağdı.
Büyükbabam beş yıl önce öldü.
- Marilyn Monroe, 33 yıl önce öldü.
- Marilyn Monroe 33 yıl önce öldü.
2017 yılından öncesine.
O, beş yıl önce öldü.
Tom ne kadar süre önce gitti?
O, üç yıl önceydi.
Üç gün oldu.
O üç yıl önce oldu.
Çok uzun zaman oldu.
Bu ne kadar süre önceydi?
O iki gün önceydi.
O, onunla 3 yıl önce tanıştı.
Uzun zaman önce burada bir köprü vardı.
Bu köprü iki yıl önce yapıldı.
Üç yıl önce çok zengindim.
İki milyonu aşkın yıl önce
30 yıl öncekilerle karşılaştıralım.
O sadece bir yıl önceydi.
Kaza, iki saat önce oldu.
Onun oğlu yedi yıl önce kayboldu.
Bir yıl önce buradaydık.
Uzun süre önce Kanada'yı ziyaret ettim.
Babam dört yıl önce öldü.
Amcam bir yıl önce öldü.
Taro iki yıl önce öldü.
Tom bir buçuk yıl önce öldü.
Tom bunu üç hafta önce yaptı.
Onun amcası beş yıl önce öldü.
Uzun zaman önce burada bir köprü vardı.
- Sekiz yıl önce evlendim.
- Ben sekiz yıl önce evlendim.
- 8 yıl önce evlendim.
O iki gün önce vefat etti.
Tom üç hafta önce Boston'dan ayrıldı.
Üç ay önce evlendiler.
Yaklaşık 10 dakika önce ayrıldı.
Yedi yıl önce oğlu kayboldu.
Üç hafta önce onu gördüm.
Gelecek beş dakika önceydi.
20 yıl önce doğdum.
- O, üç yıl önce öldü.
- Üç yıl önce öldü.
Babam beş yıl önce öldü.
O üç gün önce meydana geldi.
O, üç gün önce ayrıldı.
Onlar altı ay önce evlendi.
Üç yıl önce yoksuldum.
Tom iki ay önce Fransa'ya gitti.
İlk olarak ona üç yıl önce rastladım.
Üç yıl önce bu yapılamadı.
Bir saat önce kar yağışı durdu.
Adam birkaç saat önce öldü.
Babam iki yıl önce vefat etti.
İki yıl önce Sasayama'da yaşadım.
Lucy üç gün önce beni görmeye geldi.
Uzun süre önce Paris'i ziyaret ettim.
Köprü iki yıl önce inşa edildi.
Dedem üç yıl önce öldü.
- Uzun süre önce o filmi izledim.
- Ben, o filmi uzun zaman önce izledim.
O, iki yıl önce Londra'ya gitti.
Bir süre önce Jean'a rastladım.
Bir hafta önce iş seyahatindeydim.
Babam işini 40 yıl önce kurdu.
O, karizmayı çizdirdi.
Yaklaşık on dakika önce babam eve geldi.
Ben üç yıl önce Japonya'da yaşadım.
Babam dört yıl önce öldü.
Onlar iki yıl önce buraya taşındı.
Üç saat önce Tom'u gördüm.
Sen bir saat önce söyledin.
Birkaç yıl önce evlendik.
Ben onunla üç yıl önce tanıştım.
İlk baskı on yıl önce yayınlandı.
İki yıl önce yaşlılıktan öldü.
Tom birkaç dakika önce ayrıldı.
Üç saat önce seni aradım.