Examples of using "قرأ" in a sentence and their turkish translations:
Üç oğluna okudu.
Mektubu tekrar tekrar okudu.
O kitabı başından sonuna kadar okudu.
Sami Kuran'dan bir cüz okudu.
senaryoyu okudu ve dedi ki, "Buna gülmezler"
Fakat gergedan ne yapacağını anlıyor, dönüp saldırıyor.
Yirmi öğrenciden sadece biri kitabı okudu.
Yeni bir fosil bulunmuş ve öğrenci de yeni bilgiyi okumuş.
Sami, gazetedeki sütununu okuyan birinden bir e-posta aldı.
Mektubu sadece o okudu.
Sami camide oturup Kuran'dan birkaç sure okudu.