Examples of using "يسهل" in a sentence and their turkish translations:
Öfke kolay bir kurtarıcı
beynin işi daha kolaylaşır.
Ama dikkati hemen dağılıyor.
...yaşaması kolay bir yer değildir.
Ama kafaları karışmış ve sürüden ayrı düşmüş olduklarından kolay av oluyorlar.
"Endişelenme," Dima kadını rahatlatmaya çalıştı. "Beni değil."
Tüm yumuşakçaları yakalaması çok kolay ama inanılmaz sert kabukları var.