Translation of "جزءاً" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "جزءاً" in a sentence and their turkish translations:

كلهم كانوا جزءاً من الصورة،

hepsi büyük resmin birer parçasıydı.

سيأخذون جزءاً صغيراً من ثروتهم.

Onların servetlerinin birazını alırlar.

‫انظر، إن نزعت جزءاً من لحائها،‬

Bakın, ağacın kabuğundan bir parça alırsanız

أردت أن أكون جزءاً من الـ 1٪.

Ben de o %1'lik kısımda olmak istiyordum.

كانت الديكتاتورية الأوروغوانية جزءاً ممّا يُدعى "خطّة (كوندور)"،

Uruguay'daki diktatörlük "Cóndor Planı"nın parçasıydı.

يريد أن تصبح "روسيا" جزءاً من "أوروبا". حتى "فلاديفوستوك".

Rusya, Avrupa'nın parçası olsun istiyor. Ta Vladivostok'a kadar.

‫ما لا يعرفه الناس هو أنه يمكنك ‬ ‫أن تأكل جزءاً من شجرة التنوب.‬

İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler.

‫ما لا يعرفه الناس ‬ ‫هو أنه يمكنك أن تأكل جزءاً من شجرة التنوب.‬

İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler.

‫لن تمنحني الكثير من الطاقة‬ ‫ولكنها ستمنحني شيئاً ما.‬ ‫انظر، إن نزعت جزءاً من لحائها،‬

Çok enerji vermeyecektir ama elbet bir şey verecek. Bakın, ağacın kabuğundan bir parça alırsanız

‫ما لا يعرفه الناس هو أنه يمكنك ‬ ‫أن تأكل جزءاً من شجرة التنوب.‬ ‫لن تمنحني الكثير من الطاقة‬ ‫ولكنها ستمنحني شيئاً ما.‬

İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler. Çok enerji vermeyecektir, ama elbet bir şey verecek.