Examples of using "جدي" in a sentence and their turkish translations:
Büyükbabam Osaka'lıdır.
Dedem erken kalkar.
- Bu çok ciddi.
- Bu gerçekten ciddi.
- O çok ciddi.
Dedem okumayı sever.
Ama yaşamak ciddiyet ister.
Dedem 1920'de doğdu.
Kimilerine göre de ya bu benim dedem ya
Oğluma dedemin adını verdik.
Büyükbabam doksanlı yaşlarında.
Çünkü benim dedem bankacıydı.
Büyükbabam sabah kahvaltısını genellikle saat altıda yer.
Amcamın başına gelen şey dedemin ve ninemin suçu değildi.
Onu bir sonraki nesile vererek korudu.