Examples of using "تحوم" in a sentence and their turkish translations:
Ebabiller güçleri yettiğince havada döner.
Çoğu zaman hızla uçuyor, sürünüyor ya da yüzüyor.
Mumbai gibi kent ormanlarındaki başıboş köpek, kedi ve tavukların, yani kolay lokmaların peşinde.