Examples of using "الملايين" in a sentence and their turkish translations:
bazıları milyonlarca dolar kazanmışlardı.
Milyonları etkileyen işte bu.
Milyonlarca vatandaş ya yerinden edilmişti
inanılmaz sıkıcı iş hayatına sahip olmasına
milyonlarca insanın kalbi bu durumda kırılmaz mıydı?
büyük bir gemiye
RH: Birkaç yüz milyon, aslında tam rakamı ben de bilmiyorum
Yeni Delhi'de, hava kirliliği yüzünden milyonlarca insanın sağlığı tehlikede.
Şimdilerde buna benzer olaylar milyonlarca hayat
Sahra altı Afrika'da yüz milyonlarca insan var ve
yüz binlerce kullanıcısı olan video oyunları geliştirmek için harcamıştım
Ancak bu kadar şanslı olmayan yüz milyonlarca genç var
Şu an dışarıda bir yerlerde böyle hisseden milyonlarca insan var.
fakat şimdiden yüz milyonlarca insan evlerinden izliyorlar
milyonlarcasının arasından tek bir feromon molekülünü tespit edebiliyor. Zikzak çizerek dişinin yerini daha iyi belirliyor.