Examples of using "المشهد" in a sentence and their turkish translations:
o sahne bizzat gerçek oldu
Şimdi şunu bir hayal edin:
İlki, izlemesi keyifli; deneyin.
bir yeniden oluşturma algoritmasına aktarıyoruz.
ama mutlaka çocukluğunuzdan şu sahneyi hatırlarsınız
hani son sahnesi cevap sunmak yerine daha çok soruyla biter.
ve bir adım geriye gidip büyük resme bakmak