Examples of using "ينتهي" in a sentence and their turkish translations:
- Bu sonuna kadar asla gitmez.
- Bu asla bitmeyecek.
Bununla da bitmedi
. öğle yemeği vakti."
Okul ne zaman biter?
- Saat kaçta dersiniz biter?
- Dersiniz ne zaman bitiyor?
Bu tekel bitmeli.
Ne zaman biter?
Evliliğimizi sonlandırmak istemiyorum.
Birçok çift boşanma ile biter.
Dünya şu an sona eremez.
yani kısacası farklı özellikler saymakla bitmez
çalışmaların bitmesini beklemek zorundayız
Hastalık bitsin sizi biz gene döveriz
Bir hayal sona ererken diğeri başlıyordu.
Tom'a hazır olduğunda gidebileceğini söyle.
belki bu iş sonuç olarak tatmin edici olmayacaktı.
hani son sahnesi cevap sunmak yerine daha çok soruyla biter.
ve 15 dakikalık yaptığı konuşmanın ardından
Hani 20 dakika boyunca saymakla bitmeyecek olan yoklar varya
Sizler zaten hâlâ – ders bitmedi – ilkokul birinci sınıf öğrencisisiniz.
Bunun sonunda muhteşem bir etkileşim ve derin bir güven oluşabilirdi
insanlık için en tehlikeli salgın hastalıkların kaynaklarından biri olduğunu
başa çıkamayacağımız kadar çok örümcekle karşılaşabiliriz.
Çoğu zaman mükemmelliği hedefleriz ancak hiçbir zaman bir şey yapmayız