Translation of "Artan" in Spanish

0.003 sec.

Examples of using "Artan" in a sentence and their spanish translations:

Tom artan yemekleri yedi.

Tom se comió los restos.

Ve bu artan teknik karmaşıklık,

y esta creciente complejidad técnica

Hiç artan biletin var mı?

- ¿Le queda algún boleto?
- ¿Le quedan entradas?

- Artıklarla başlayalım.
- Artan yemeklerle başlayalım.

Empezaremos por las sobras.

Noktaları çok küçük bir artan desenle

Si conectáramos los puntos

Dünya gitgide artan bir hızla değişiyor.

- El mundo está cambiando cada vez más rápido.
- El mundo cambia cada vez más deprisa.

Öğle yemeği için artan yemeklerimiz var.

Tuvimos los sobrantes para el almuerzo.

Öğle yemeği için artan yemekleri yedim.

Comí los restos en el almuerzo.

Sayıları giderek artan iklim mültecileri de görüyorum.

Cada vez más, también me encuentro con refugiados climáticos.

Terleyen avuçları, o artan panik hissini iletemem.

las palmas sudorosas, esa sensación de pánico creciente.

Ve artan kardiyovasküler riskin asıl sebebi de bu.

y esa es la verdadera razón del aumento del riesgo cardiovascular.

Gittikçe artan sayıda evli çift ev işlerini paylaşıyor.

Cada vez más parejas casadas comparten las tareas del hogar.

- Dan artan yemekleri yedi.
- Dan yemek artıklarını yedi.

Dan se comió las sobras.

Tom Mary'den bazı artan yemekleri ısıtmasını rica etti.

Tom pidió a Mary que le calentara algunas sobras.

Tom akşam yemeği için bazı artan yemekleri ısıttı.

Tom calentó algunas sobras para cenar.

Ve orada giderek artan biçimde, hisse kârları ve net gelirler

donde, cada vez más, una parte de los beneficios y los ingresos netos

Için yüzde yirmi üç . Ülkeler batıyor. Küresel ısınma nedeniyle her geçen gün artan sıcaklıklar

nitros, en comparación con la era preindustrial. Los países se están hundiendo.