Translation of "Ağrı" in Spanish

0.009 sec.

Examples of using "Ağrı" in a sentence and their spanish translations:

Ağrı gitti.

- El dolor desapareció.
- El dolor se ha ido.
- Ha desaparecido el dolor.

Ağrı dayanılmaz.

El dolor es insoportable.

Ağrı nerede?

¿Dónde te duele?

Ağrı korkunçtu.

El dolor era terrible.

Midemdeki ağrı geçti.

Se me ha pasado el dolor de estómago.

Ağrı neredeyse dayanılmazdı.

El dolor era casi insoportable.

Sırtımdaki ağrı kötüleşiyor.

Mi dolor de espalda está empeorando.

Ağrı beni öldürüyor.

Este dolor me está matando.

Şimdi ağrı olmadan oturamam.

Ya no puedo sentarme sin dolor.

Ağrı onun aklını etkilemişti.

El dolor le había afectado los sentidos.

Ağrı daha da kötüleşmektedir.

El dolor está empeorando.

Garip şey ağrı hissetmememdir.

Lo raro es que no sentí dolor.

Sırtımda bir ağrı hissediyorum.

Siento un dolor en la espalda.

Ağrı kesiciye ihtiyacım var.

- Necesito medicación para el dolor.
- Necesito medicamentos para el dolor.

O ağrı nedeniyle haykırdı.

Él gritó de dolor.

Bitkiler ağrı hissedebilir mi?

¿Pueden las plantas sentir dolor?

Ayağımda bir ağrı var.

Me duele el pie.

Tom ağrı kesici alıyor.

Tom está tomando analgésicos.

Ağrı, acı, defol git.

Dolor, dolor, vete de aquí.

Endorfinler doğal ağrı kesicilerdir.

La endorfina es un analgésico natural.

Hiçbir ağrı kalıcı değildir.

Ningún dolor es permanente.

Ağrı ne zaman başlamıştı?

¿Cuándo empezó el dolor?

- Göğsümde keskin bir ağrı var.
- Göğsümde şiddetli bir ağrı var.

Tengo un dolor agudo en mi pecho.

- Midemde şiddetli bir ağrı hissettim.
- Karnıma şiddetli bir ağrı girdi.

Sentí un dolor agudo en el estómago.

- Küçük ayak parmağımda ağrı var.
- Küçük ayak parmağımda bir ağrı var.

Me duele el dedo pequeño del pie.

Işe reçeteli ağrı kesicilerle başlayıp

empezaron con analgésicos con receta,

Ağrı onun dayanabileceğinden daha fazlaydı.

El dolor era más intenso de lo que podía soportar.

Ağrı için olağan neden nedir?

¿Qué es lo que causa dolor normalmente?

Midemde keskin bir ağrı hissettim.

Sentí un fuerte dolor en el estómago.

İlaç aldığım için ağrı geçti.

El dolor desapareció porque me tomé las pastillas.

O, sırtında bir ağrı hissetti.

Él sintió un dolor en su espalda.

Ağrı kaçınılmazdır. Acı isteğe bağlıdır.

El dolor es inevitable. El sufrimiento es opcional.

Sırtımda kötü bir ağrı var.

Tengo un fuerte dolor en la espalda.

Ağrı tamamen kişisel bir duygudur.

El dolor es una sensación totalmente personal.

Ağrı için sana ilaç verebilirim.

Te puedo dar medicina para el dolor.

Burada devamlı bir ağrı var.

Tengo un dolor persistente aquí.

Bir ağrı kesiciye ihtiyacım var.

Necesito un analgésico.

Tom sırtında bir ağrı hissetti.

Tom sintió dolor en su espalda.

İdrarınızı yaparken ağrı oluyor mu?

¿Tiene dolor al orinar?

Ağrı gece sizi uyandırıyor mu?

¿El dolor te despierta por las noches?

Böyle yaptığınızda ağrı oluyor mu?

- ¿Siente dolor al hacer eso?
- ¿Le duele cuando hace eso?

- Bu hareketi yapmak ağrı veriyor mu?
- Bu şekilde hareket edince ağrı oluyor mu?

¿Le duele moverse así?

Sana ağrı kesici bir enjeksiyon yapacağım.

Te voy a inyectar un analgésico.

Aniden midemde keskin bir ağrı hissettim.

Repentinamente sentí un agudo dolor en mi estómago.

Ağrı devam ederse, doktora gitmek zorundasın.

Si el dolor sigue, tiene que ir al médico.

Yan tarafımda hafif bir ağrı var.

Tengo un ligero dolor en mi costado.

Tom midesinde keskin bir ağrı hissetti.

Tom sintió un dolor agudo en el estómago.

Tom yan tarafında bir ağrı hissetti.

Tom sintió un dolor en su costado.

Ayrıca, sağlıkçıların girebileceği ve ağrı kesici reçetelendiğinde

Creo que también estaría muy bien que se creara un sistema de monitorización

Tom, ağrı için yüksek bir eşiğe sahiptir.

Tom tiene un alto umbral del dolor.

Garip, ben hiç herhangi bir ağrı hissetmedim.

Aunque parezca mentira, no sentí ningún dolor en absoluto.

Ve böylece, ağrı ve intikam hikayesi başlar.

Y así comienza una historia de dolor y venganza.

Sen en büyük zayıflığımı keşfettin: dayanılmaz ağrı.

Has descubierto mi mayor debilidad: dolor insoportable.

Ağrı sabit mi yoksa zonklama şeklinde mi?

¿El dolor es punzante o constante?

Yemek, televizyon, ağrı kesici ve genellikle antidepresan yoluyla

se automedicaban con comida, TV, analgésicos y

Tom onun yan tarafında bir ağrı ile uyandı.

Tom despertó con un dolor en su costado.

Reçeteli ağrı kesiciler almaya ne zaman başladı bilmiyorum ama yapmış

No sé cuándo empezó a tomar pastillas para el dolor con receta,

Bütün doktorların, her bir hekimin reçeteli ağrı kesicilerin ve opiyatların

Y los médicos deben recibir formación

Metadon bir ağrı kesici olarak yaygın bir biçimde reçete edilir.

Con frecuencia, la metadona se prescribe como analgésico.