Translation of "Yaprakları" in Russian

0.008 sec.

Examples of using "Yaprakları" in a sentence and their russian translations:

- Yaprakları tırmıklıyorum.
- Yaprakları tarıyorum.

Я сгребаю граблями листья.

Yaprakları tırmıkla.

Сгреби листья.

Ağacın yaprakları sarardı.

Листья на деревьях пожелтели.

Rüzgar yaprakları kaldırır.

- Ветер поднимает листья.
- Ветер подымает листья.

Ağacın yaprakları kızardı.

Листья на дереве покраснели.

Soğuk hava yaprakları kızıllaştırdı.

От холодной погоды листья покраснели.

Ağacın tüm yaprakları sarardı.

- Все листья дерева пожелтели.
- Все листья на дереве пожелтели.

Ağaçların yaprakları kızarmaya başladı.

- Листья деревьев начали краснеть.
- Листья на деревьях начали краснеть.

Çiçek yaprakları rüzgarda uçuyor.

Лепестки летают на ветру.

Yaprak bitleri yaprakları sarartıyor.

Тля заставляет листья желтеть.

Ağaçların yaprakları sonbaharda kırmızılaşır.

Осенью листья на деревьях краснеют.

Ağacın bütün yaprakları döküldü.

С дерева опала вся листва.

Gül yaprakları çok yumuşak.

Лепестки роз очень нежны.

Marul yaprakları hemen soluyor.

Листья салата-латука легко вянут.

Bahçedeki ağaçların yaprakları tamamen kızardı.

Листья деревьев в саду полностью покраснели.

Huş ağacı yaprakları zaten sarardı.

Листья берёзы уже пожелтели.

Tom bütün yaprakları tırmıkla topladı.

Том сгрёб все листья.

Ağaçların yaprakları sonbaharda sarıya döner.

Листья на деревьях осенью желтеют.

Bütün bu yaprakları yakmamız gerekiyor.

Нам нужно сжечь все эти листья.

Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir.

В обязанности Тома входит сгребать листья.

Bir tırmık al ve bahçedeki yaprakları tırmıkla.

Возьми грабли и сгреби листья во дворе.

Küvet sıcak su ve çiçek yaprakları ile doluydu.

Ванна была наполнена горячей водой и лепестками цветов.

...ve ay ışığını yansıtan taç yaprakları yol gösterici işlevi görür.

...а отраженный свет луны действует как маяк.

Çözünmekte olan sonbahar yaprakları gündüzleri biraz nem ve sıcak sağlıyor.

Разлагающаяся осенняя листва предоставляет влагу и тепло в течении дня.

Eğer demliğe biraz daha çay yaprakları koyarsan, çayın tadı daha iyi olacaktır.

Если ты положишь больше чайных листьев в чайник, чай будет вкуснее.

Tom Mary'ye yaprakları tırmıkla toplaması için yardım etmek istedi fakat o tek tırmığı kullanıyordu.

Том хотел помочь Мэри с уборкой листьев, но единственные грабли были у неё.

İkisinin de gözleri açıldı. Çıplak olduklarını anladılar. Bu yüzden incir yaprakları dikip kendilerine önlük yaptılar.

И открылись глаза у них обоих, и узнали они, что наги, и сшили смоковные листья, и сделали себе опоясания.

Sonbaharda, günler daha kısaldığında ve geceler daha soğuduğunda, o, ilk ayazın yaprakları parlak sarı ve portakal ve kırmızıya dönüştürmesini izledi.

Осенью, когда дни становились короче, а ночи холоднее, она увидела, как первые заморозки превратили листья в ярко-жёлтые, оранжевые и красные.